Kadınlar Can Yücel okur mu?
Evet kadınlar Can Yücel okur. Hem de gayet güzel olurmuş okuduklarında. Cumartesi günü Adana Umut Sahnesi’nden bir tiyatro izledik: “Kadınlar Can Yücel Okuyor.”

Yazar ve yönetmeni arkadaşımız Şahin Kelleci, oyuncularından biri de sevgili çalışma arkadaşım Çiğdem Özbilgili olunca fikir olarak ilk ortaya çıkışından hazırlanış aşamasına yakından tanık olduğum, takip ettiğim bir oyundu bu. İlkin Şahin Hoca atmıştı fikri ortaya. Daha önce de Umut Sahnesi Can Yücel şiirleri ile bir dinleti hazırlamıştı. Ama o dinleti birebir şiirlerin seslendirilmesi şeklinde idi daha çok. Tiyatral bir dokunuşu, bir kurgusu yoktu fazlaca. Şiirlere can vermek için kimi dekorlar ve figürler kullanılmıştı. Bu kez planlanan ise şiir dinletisinden çıkarıp kurgulu bir oyuna dönüştürmekti şiirleri. Bu kez sahnede sadece kadınlar olsun da isteniyordu. Böylelikle başlamış oldu ‘Kadınlar Can Yücel Okuyor’un macerası.

Bir yandan çok sevdiğim Can Yücel’in cinsiyetçi kullanımlarından da hoşlanmayan biri olarak, kadınların gözünden Can Yücel şiirlerinin yorumlanması güzel olacak diye düşünmüştüm. Yanılmamışım.

Can Yücel’i bilirsiniz. Biraz zordur şiiri. Çokça simge, isim kullanır, tarihsel olaylara göndermeler yapar. Hani öyle kolay kolay anlaşılamayan yanları da vardır. Bir parça alt yapı da gerektirir Can Yücel şiirini anlamak. İşin doğrusu tiyatral bir forma bürünmesinin meşakkatli olacağını düşünüyordum. Hatta sıkıcı mı olur acaba diye kaygılarım da vardı. İlk gösterimi ile görmüş olduk ki hiç de öyle olmamış.


Beş kadın oyuncudan oluşan tiyatro ekibinde ayak işlerini erkekler yapıyor :) Işıkçısı, dekorcusu, yönetmeni erkek ama oyun kadın oyunu. Oyun altı bölüm olarak tasarlanmış. Kadınlar Tartışıyor, Miş’li Şiirler, Portreler, Gün Kadınları, Felek Ç. (Feleğin Çemberinden Geçmiş Kadınlar), İşçi Kadınlar.

Oyun, Kadınlar Tartışıyor bölümü ile açılıyor ve kadınlar Can Yücel şiirinden cinsiyetçi öğeleri ayıklamakla başlıyorlar işe. Bölümün feministi Özlem, itina ile tüm falsoları bir bir yakalıyor şiirlerdeki. Cinsiyetçi söylemler içeren şiirler oyun dışı kalıyor.

Miş’li Şiirler, daha çok Can Yücel’in kendini anlattığı şiirlerden oluşuyor ve Can Yücel kendi dilinden tanıtılıyor izleyiciye.

Portreler’de ise yine Can Yücel’in kaleminden başka şair ve yazarlar için söylenenler var. Bölüm Orhan Pamuk eleştirisi olan şiirle bitirilerek seyircilerin yüzüne bir gülümseme yerleştirmek ihmal edilmiyor.

Gün Kadınları, şiirler eşliğinde bol tutkulu, atarlı, hüzün köpüklü, neşeli, kısmetli kahvelerini içiyor ve elbette fal bakmayı da unutmuyorlar. En hüzünlü fallara Sihem bakarken, bölümün en dikkat çeken şiiri Funda’nın seslendirdiği “Dinar Yolunda Devrilen Bir Fordun Şoför Ahmet İçin Yaktığı Ağıt” oluyor.

Oyuncuların en iyi performanslarını sergiledikleri bölüm bence Felek Ç. Ömründe içki içmemiş olmasına rağmen en akşamcıdan daha güzel sarhoş görüntüsü veren Bahar ile Sevgi Duvarı’nı en muhteşem yorumu ile birleştiren Çiğdem’in oyunculukları görülesi. Sırf bu bölüm için bile izlenir bu oyun.

Kapanış İşçi Kadınlar ile yapılırken yeni bir dünya özlemi vurgusu yapılmadan da geçilmiyor tabii ki:

Komünizm kızılcıktır
Kabza iyi gelir
Ne güzeldir daneleri
Ne güzel reçeli olur
Şurubu da
Yemiştir ama yenilmiş değildir.

Oyunun en sonunda saklanan güzel sürpriz ise bestelenmiş minik bir Can Yücel şiiri. Ne kadar çok elimiz varmış meğer ♪ ♫ ♪ ♫ ♪ ♫

Kadınlar Can Yücel Okuyor oyunu, ilk sahne alışı olmasına ve salonun olumsuz kimi koşullarına rağmen çok güzeldi. Böyle anlatmakla olmuyor, görmeniz lazım. Adanalıları Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde Mayıs ayında yapılacak ikinci gösterime bekliyoruz. Adanalı olmayanlar da davet etsinler, Umut Sahnesi belki bir turne düzenler…

Bir sonraki gösterim: 17 Mayıs Perşembe, Saat: 20.00, Yer: Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi

Oyun ile ilgili ayrıntılar için buraya tıklayın.

İlgili haberler
Eee kurtulduk mu?

Bu anlatılan bir KHK hikayesi... Bir gece yarısı KHK’sıyla işinden edilen, öğrencilerinden koparılan...

GÜNÜN OYUNU: Bir Bebek Evi

‘Nora (Bir Bebek Evi)’ yüz kırk yıl önce yazılmış bir oyun ama buna rağmen bugün de tartışılmaya ve...

GÜNÜN OYUNU: Şafakta Buluş Benimle

Yüklü bir oyun “Şafakta Buluş Benimle”. Usul usul yağıp sırılsıklam ediyor. Sıradan cümlelerle; en ç...