Geçtiğimiz günlerde Dersim’de Fıstıkçıoğlu Kebap ve Künefe salonu isimli işyerinde yaşanan taciz olayına ve devamında tacizi protesto etmek isteyen kadınlara polis tarafından müdahale edilmesine ilişkin Dersim Yenigün Kadın Dayanışma Derneği, dernek binasında açıklama yaptı. Açıklamada konuşan dernek başkanı Fidan Demir, kentteki kadınlara seslenerek “Kadınların zorunluluklarından faydalanmaya çalışan egemen aklın karşısında, kentimizdeki kadınlara sesleniyoruz. Bu düzen mücadeleyle değişir!” dedi.

'TACİZCİLERE CESARET VERİYOR'

Dersim Kadın Platformu’nun işyeri önünde yapmak istediği açıklamaya polis tarafından müdahale edilmesine ve kadınların hırpalanmasına ilişkin tepki gösteren Demir, tacizcilerin polis tarafından korunduğu, bu durumun tacizcilere cesaret vereceği belirtilerek “Tüm bu saldırılar tek adam zihniyetini, tarikatları, cemaatleri ve erkek egemen zihniyetlerini besleyip güçlendiriyor. Bu güçlenme biz kadınlara ve çocuklara katmerli ölüm, taciz, tecavüz, şiddet olarak geri dönüyor” dedi.

ÇALIŞTIĞI YERDE TACİZE UĞRAYAN PEK ÇOK KADIN VAR

Yakın zamanlarda kentte çalıştığı yerde patronu ya da erkek mesai arkadaşı tarafından tacize uğrayan pek çok kadının olduğunu vurgulayan Demir bu kadınların mücadelesine ortak olduklarını aktararak “Geçtiğimiz günlerde ilimizde Fıstıkçıoğlu adlı bir işyerinde, geçimini sağlamak için bulaşıkçılık yapan üniversite öğrencisi bir kız kardeşimizin tacize uğradığını, aynı fail tarafından daha önce de genç işçi kadınların tacize maruz kaldıklarını ve işçi bırakmak zorunda kaldıklarını öğrendik. Yakın zamanlarda kentimizde çalıştığı yerde patronu ya da erkek mesai arkadaşı tarafından tacize uğrayan pek çok kadın arkadaşımızın mücadelesine ortak olduk” diye konuştu.

İŞ YERLERİNDEN GELEN TACİZ HABERLERİ GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR

Genç kadınların geçinebilmek için çalışmak zorunda kaldıkları kısa zamanlı, düşük ücretli, güvencesiz işlerde bir de cinsel tacizle yüz yüze geldiklerini belirten Demir “Dersim iş imkânlarının fazlasıyla kısıtlı olduğu bir il. Kadınlar eğer kamu sektöründe çalışmıyor ise genelde tek alternatifleri esnaf yanında güvencesiz, düşük ücretli işlere razı gelmek oluyor. Özellikle birçoğu bölge illerinden gelen yoksul emekçi halkın çocukları olan üniversite öğrencisi genç kadınlar, üniversitenin yanı sıra geçinebilmek için yarı zamanlı işlere ihtiyaç duyuyor. Bu işyerlerinden gelen taciz, şiddet haberleri ise gün geçtikçe artıyor. Bir çoğunun takipsizlikle sonuçlandığı bu olaylar erkekleri ve egemen zihniyeti kolluyor, güçlendiriyor; taciz, tecavüz ve şiddet vakalarını ise artırıyor. Kadınların toplumdaki ikincil konumunun sonucu olarak eşit işe eşit ücret kazandırmama, mesai arkadaşları tarafından sıkça sarkıntılığa maruz kalma, cinsel taciz kadınların çalışma yaşamını ve günlük yaşamını çekilmez hale getirirken bazen genç kadın arkadaşlarımızın okul yaşamına bile mal olabiliyor. Gelecek kaygısının mevcut iktidar sayesinde zaten fazlasıyla yaşandığı bu sistemde kız kardeşlerimizin geleceğini çalmaya kimsenin hakkı olamaz!” dedi.

BİRLİKTE MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ

İktidarın kadınların ikincil konumunu derinleştiren, kadına yönelik şiddeti ve çocuklara yönelik cinsel istismarı meşru gösteren tutumları sebebiyle evde, okulda, sokakta, iş yerinde artan tacizden hükümetin kadın politikaları birinci elden sorumlu olduğunu söyleyen Demir “Tacizin, ücret eşitsizliğini, işe gereksinimi olan kadınların zorunluluklarından faydalanmaya çalışan egemen aklın karşısında, kentimizdeki kadınlara sesleniyoruz: bu düzen mücadeleyle değişir! Kadınları yaşanan bu tip olaylar karşısında kadın dayanışmasına başvurmaya, birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz!” dedi.