25 Kasım öncesi Şişli Ekmek ve Gül Grubunun çağrısıyla farklı meslek grubundan 50'yi aşkın kadın bir araya gelerek krizin şiddete etkisini, dünyada şiddete karşı kadın mücadelelerini ve kendi yaşamlarındaki deneyimleri konuştu.

Nostalji Kitap Kafe’deki forumda 25 Kasım sinevizyon gösteriminin ardından Ekmek ve Gül editörü Sevda Karaca “Kriz notları: Hayatlarımız ‘pamuk ipliğine’ nasıl bağlandı?” başlıklı sunumu ile kadınların yaşam ve çalışma koşullarını, krizin şiddeti nasıl etkilediğini örneklerle anlattı.

Editörümüz Sevda Karaca, geçtiğimiz gün intihar eden sözleşmeli öğretmen Saadet H.’nin “Her gün pamuk ipliğine bağlısın sözünü duymaktan bıktım” sözüne atıf yaparak kadınların hayatını pamuk ipliğine bağlayan politikaları hatırlattı. Son 20 yıldır yaşanan dönüşümün eğitim, sağlık, sosyal hizmetler, kamusal alan açısından nasıl etkiler yarattığını, bu etkilerin kadınların yüklerini nasıl arttırdığını örneklerle anlatan Karaca, krizle birlikte şiddetin nasıl boyutlandığını verilerle, çeşitli işkollarından örneklerle aktardı.

Editörlerimizden Fulya Alikoç da “Halklar ayakta, kadınlar en önde” başlıklı sunumuyla dünyadaki kadın mücadelelerini, Ortadoğu, Asya, Kuzey Avrupa, Latin Amerika gibi dünyanın dört bir yanındaki şiddet tablosunu aktararak, şiddete karşı kadınların deneyimlerini paylaştı.

SUNUMLARIN ARDINDAN KADINLAR KENDİ DENEYİMLERİNİ PAYLAŞTI

Tekstil işçisi, market çalışanı, mühendis, eğitim emekçisi gibi birçok farklı meslek grubundan kadınların bir araya geldiği forumda kadınlar kendi deneyimlerini de paylaştı. Üniversiteli genç kadınların yoğunluklu olduğu forumda kadınlar özellikle yaşadıkları flört şiddetini, flört şiddetini anlama ve tanımak için bir araya geldiklerini, kimi zaman babalarının baskılarıyla kimi zaman hocalarının ve arkadaşlarının cinsiyetçi tutumlarıyla mücadele ettiklerini belirtti. Kadınlar motivasyonu en çok kadın dayanışmasından ve bir arada olmaktan edindiklerini belirtirken, bu motivasyonu ve mücadeleyi büyütmenin olanaklarını da zorladıklarını ifade ettiler. Forumda söz alan üniversite öğrencisi bir kadın “Ben okulda kısmi zamanlı çalışıyorum, çünkü geçinemiyorum. Arkadaşlarımız da geçinemediği için bu tarz işlere çokça başvuruyor. Biz üniveristeli kadınların çokça maruz kaldığı bir şey: flört şiddeti. Bu sebeple buna dair mücadele alanları yaratmak için kadın öğrenciler olarak bir araya gelmeye çalışıyoruz. Bu 25 Kasım sürecinde de bunu yapmaya çalıştık” dedi.

Etkinliğe katılan kadınlar arasında daha önce tekstil işçisi olan şimdi ise bir markette çalışan bir kadın kendi çalışma yaşamında maruz kaldığı şiddeti paylaştı: “Eskiden bir tekstil atölyesinde çalışıyordum. Ustamın sürekli aşağılamalarına maruz kaldım. Bana sürekli beceriksiz olduğumu, hiçbir şeyi yapamadığımı söyleyip aşağılıyordu. Bu şiddete dayanamıyordum artık. En sonunda beni işten attı. Bir süre işsiz kaldım. Bir börekçide çalıştım ama orada da uzun saatler, sigortasız, 1200 liraya çalıştırılıyordum. Sonra en azından sigortası var diyerek bir markete girdim. Ama burası da çok zor. Sigortan var ama gün içerisinde bin tane müşteriyle ayrı ayrı uğraşıyorsun, sürekli kaba davranıyorlar, aşağılıyorlar.”

Kendi mahallelerinden deneyimleri aktaran kadınlar da oldu etkinlikte. Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinden Adile Doğan, “Bu dönem çokça krizle birlikte gönüllü çıkışlar yaşanıyor, özellikle sendika ve işveren birlikte karar veriyor. Çalışan sayısını daraltmak için gönüllü çıkışlara zorlanıyor işçiler. Ama her yerde aynı olmuyor; bazı yerlerde kıdem veriyor ama ihbarı vermiyor mesela. Kadınlar gönüllü çıkışlara daha çok rıza göstermek zorunda kalıyorlar çünkü erkek eşin iş bulması daha zor diye düşünülüyor. Kadınlar ‘Olmadı evde çocuğa bakarım, merdiven altı atölyelerde çalışırım' diyor ama kimi zaman üretime de geri dönemiyor. Öte yandan boşanma meselelerinde de çokça sorunla karşılaşıyoruz mahallemizde... Boşanmak kadın için dert! Asgari ücret yetmeyince boşanmak isteyen kadınlar ya şiddetin içinde kalmak zorunda kalıyor, ya da baba evine dönüyor evi geçindiremediği için. Şiddet gören kadınlar fabrikada şiddet gördükleri fark edildiğinde patronları ya da ustaları tarafından daha fazla şiddete, tacize uğruyor. Çevremizde bunların da örneklerini görüyoruz” diyerek aktarımlarda bulundu.

Birbirlerinden güç aldıklarını ifade eden kadınlar, bu tarz buluşmaların mücadeleyi geliştirdiğini ve büyüttüğünü de ifade ederek 25 Kasım’da alanlarda olacaklarını söylediler.