SES Aksaray Şubesi İş Yeri Temsilciliği 8 Mart’a giderken Eyüpsultan Devlet Hastanesinde sağlık emekçileriyle etkinlik gerçekleştirdi. Hastanenin konferans salonunda yapılan etkinlikte kadına yönelik şiddetle mücadele yolları, İstanbul Sözleşmesi, 6284 sayılı Kanun ve çocuk istismarı konuşuldu. Söyleşiye Avukat Songül Beydilli konuşmacı olarak katıldı. Etkinliğe stajyer öğrencilerin katılımının yüksek olması dikkat çekti.

‘SAĞLIK ALANINDA MOBBİNGE EN ÖNCE KADINLAR MARUZ KALIYOR’

Açılış konuşmasını yapan SES Aksaray Şube Yöneticisi Fadime Dursun, hastanede çalışan kadınlar olarak kadına yönelik şiddetle mücadele ederken kadınların nasıl bir duyarlılık oluşturması, birlikte hareket etmesi gerektiğine vurgu yaptı. Uğradığı erkek şiddeti sonucu hayatını kaybeden kadınları anarak sözlerine devam ederken, İstanbul’da kadınların sokakta yürürken kendini güvende hissetmediğini, kadınların her yerde tacizle karşı karşıya kaldığını söyledi. İşyerinde en önce kadınların mobbinge maruz kaldığını belirten Dursun, mevcut yasaların kadını korumadığını, tedbirilerin yeterli olmadığını ve kadın sığınmaevlerinin çok az sayıda olduğunu söyledi. Dursun, böylesine bir ortamda kadınların kuracağı birlikteliklerin, buluşmaların çok anlamlı olduğunu söyleyerek sözü Songül Beydilli’ye bıraktı.

‘MEDYA KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖZENDİRİYOR’

Avukat Beydilli ise İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284 sayılı Kanun’u anlattı. Sözleşme’nin ve Kanun’un uygulamasında yaşanan zorluklardan bahseden Beydilli, yasaları uygulayacak kurumların görevlerindeki ihmalleri de anlattı. Çocuk istismarında yasaların uygulanması, istismar vakalarında verilen iyi hal indirimleri ile ilgili bilgilendirmeler yaptı. Söyleşide çocuk yaşta evliliklerden nafaka hakkına, kadının sosyal alanda yaşadığı zorluklardan şiddete, kadınların sosyoekonomik durumlarına kadar birçok mesele konuşulurken dayanışma vurgusu yapıldı. Kadın ve erkek fark etmeksizin eğitimin önem taşıdığına vurgu yapan Beydilli, toplumsal cinsiyet rollerinde bu eğitimin etkisinin çok yüksek olduğu söyledi. Soru cevap şeklinde ilerleyen söyleşide televizyon programlarının ve medyanın kadına yönelik şiddeti özendirdiği ifade edilirken aile yaşamından örnekler verildi. Çalışma yaşamında da yaşadıkları şiddeti anlatan sağlık emekçisi kadınlar, bu buluşmaları sürdürmenin önemine dikkat çekti.