Mersin’de kadınlar, Ekmek ve Gül’ün çağrısıyla ve derginin editörü Sevda Karaca’yla katılımıyla kahvaltı etkinliğinde buluştular. Yenişehir Belediyesi Kent Konseyi’nde gerçekleşen etkinliğe birçok kesimden onlarca kadın katıldı. 8 Mart öncesi bir araya gelen kadınlar birbirlerine daha fazla bir araya gelme sözü verdiler.

Etkinliğe katılan Sevda Karaca ‘’Bugün burada sadece kahvaltı amacıyla değil ayağımıza dolanan prangaları, sürekli bizi eve çeken o zincirleri kırabilmek için buluştuk. Bu sadece bir kahvaltı değil biz kadınların birlikte hayatı değiştirme mücadelesinin halkalarından bir tanesi. Bu zinciri kırma mücadelesinde bugün bizimle olan bütün kadınların aslında bir başarı örneği gösterdiğini düşünüyorum ve bu başarınızdan dolayı da hepinizi kutluyorum.’’ dedi.

KADINLAR ZORLUĞU RAKAMLARLA DEĞİL KENDİ YAŞADIKLARIYLA BİLİYOR

Kadınların düne göre daha zorlu koşullarda yaşam sürdüğüne ve kadınların bunları artık yazılan rakamlarla değil kendi yaşantılarıyla bildiklerine dikkat çeken Karaca “Rakamlarla konuşmuyoruz çünkü biz bugün bu rakamların soğuk yüzünü görebiliyoruz. Çok basit bir gerçeğimiz var her gün gazeteyi açtığımızda en az üç kadının hayatının ellerinden alındığını biliyoruz. Biz işsizlik yüzünden çocuklarım aç diyerek valilik önünde kendini yakan babanın, geride kalan annenin; ‘beni kimsesizler mezarlığına gömün annemi de kocamı da kaynanamı da cenazemde görmek istemiyorum’ diyerek aramızdan ayrılan kız kardeşimizin bütün hikâyelerinin gerçek olduğunu biliyoruz. Sosyal medyada, televizyonda çocuk istismarı davası görüyoruz ve ne yazık ki her seferinde gördüğümüz şeyler büyük bir adaletsizlik örneği oluyor. Adaletsizlik sözcüğünün karşısında her zaman adalet kelimesini arıyoruz ve eşitlik için biz kadınlar mücadele ediyoruz” dedi.

8 MART’A DAHA GÜÇLÜ BİR BİRLİKTELİK

Bugün birlikte konuşup tartışılması gereken bir şey olduğunu, kadınların yaşadıkları sonucu içine düştüğü yalnızlığı, sürekli dönüp dolaşıp hep aynı noktaya varma duygusunun çaresizliğini sadece belirli aralıklarla bir araya gelerek değil bunu süreklilik haline getirip mücadeleyi genişleterek aşabileceklerini belirten Karaca “Bizler 8 Mart sürecinde memleketin 4 bir yanında buluşmalar yapıyoruz. Kadınlar bir araya gelmek istediği zaman araç ve sebep çok her türlü olanağı kullanıyoruz. Biz sadece nefes alıp vermeye indirgenmiş bir hayat mı istiyoruz? Elbette hayır. Bunun için daha çok kadınla daha fazla bir araya gelmeli ve 8 Mart’a daha güçlü bir birliktelikle gitmeliyiz” dedi.

‘ARTIK EKMEK VE GÜL’Ü TAKİP EDECEĞİM’

Buluşmada Ekmek ve Gül’ü ilk defa duyan ve onlara katılan kadınlar da vardı. Komşusu aracılığıyla katılan Türkan Sahiller etkinliğin güzel ilerlediğini fakat meselenin burayla sınırlı kalmaması gerektiğini belirterek şunları ekledi: “Bu tarz etkinliklere daha önce de katılıyordum sadece buluşmalara katılarak bir şey yapamıyor olmanın aynı zamanda rahatsızlığı içerisinde olduğum için buraya da katılmak istedim. Acaba yeni bir yol çizilebilir mi sorusunu cevaplamak için bir tüyo alabilir miyim diye geldim. Konuştuğumuz paylaştığımız şeyleri mutlaka eyleme dönüştürmeliyiz. Daha büyük kitlelere ulaşmak için sadece kendi çevremize değil yanımızda olmayan, bizim gibi düşünmeyen insanlara da ulaşmamız gerekiyor. Şu an somut bir şeyler kafamda yok ama ekmek ve gülü artık izleyip takip edeceğim”.

ÖZGÜVENİMİZİ DE BİRARADAYKEN KAZANACAĞIZ

Gümrük müşavirliği firmasında çalışan Özden ise Karaca’nın konuşmasına dikkat çekerek “Aslında burada kadın erkek fark etmeksizin hepimiz bu sömürüye, geçimsizliğe maruz kalıyoruz. Ama kadınlar olarak hem evde hem de çalışırken birçok zorlukla karşı karşıyayız. İş hayatında daha fazla sömürüye maruz kalıyoruz ve hakkımız olan birçok şeyi kimi zaman talep dahi edemiyoruz.” Bu noktada kanunların oluşturulması ve devletin düzenlemeler yapması gerektiğini söylüyor.

Ayrıca kadınların özgüvenlerinin ellerinden alındığını ve bunu tekrar kazanmaları gerektiğini söyleyen Özden şunları da ekliyor “Bunu da bir arada olursak elde edebiliriz, biz bu işi yapabiliriz demeliyiz. Çünkü bugüne kadar kadınların birçok başarıda ya da dönemde önemli rolleri vardır.”

ŞİMDİ DAHA FAZLASINI YAPMAK GEREK

Arkadaşının aracılığıyla katılan Güler ise “Sevda hocanın ‘Derdimiz ortak dermanımız ne?’ cümlesi her şeyi özetliyor. Bu ülkede kadın olmak bir suçmuş gibi sayılıyor ve kadın hakları yok sayılıyor. Hak ve taleplerimizi savunduğumuz zaman bir şekilde bastırılmaya çalışılıyoruz. Bu dayanışma etkinlikleri kadınların ayağa kalkması, kendilerini kanıtlayıp bir şeyleri başarabileceğinin göstergesidir aynı zamanda. Şimdi daha fazlasını yapmak gerekiyor” dedi.