Bir süredir birlikte olduğu Ozan Güven tarafından darbedildiğine dair rapor alan Deniz Bulutsuz’un verdiği şikayet dilekçesinde Ozan Güven’in “Kasten öldürmeye teşebbüs”, “Hürriyetten yoksun bırakma” ve “Hakaret” suçlarından yargılanması istendi. 

Sözcü’den Hayati Arıgan’ın haberine göre Deniz Bulutsuz avukatı Mustafa Kurtuluş aracılığıyla İstanbul Cumhuriyet Savcılığına verdiği şikayet dilekçesinde, 12 Haziran’da bir restoranda yemek yedikten sonra arkadaşlarının evine gittikleri, buradaki sohbette Deniz Bulutsuz’un eski erkek arkadaşından konu açılınca Ozan Güven’in rahatsız olduğu ve daha sonra Ozan Güven’in evine gittiklerinde Güven tarafından darbedildiğini aktardı.

Güven’in etraftaki eşyaları kırdığı, elindeki kırık abajuru almaya çalışırken Bulutsuz’un çenesinden yaralandığı, kafasını duvara vurduğu ve evden kaçmaya çalışırken Ozan Güven tarafından engellendiği ifadeleri yer aldı.

Evden kaçan Deniz Bulutsuz, evin yakınlarında karşılaştığı Güven’in şoförünün kendisini bir arkadaşının evine bıraktığını, evdeki güvenlik kameralarının incelendiğinde olayın gerçekliğinin ortaya çıkacağı belirtilerek savcılıktan cep telefonlarının konumlarının incelenmesini de istedi.

Savcıya ifade veren Deniz Bulutsuz, “Evden çıkmama izin vermeyerek ‘Hiçbir yere gidemezsin. Burada kalacaksın, sen bunu hak ediyorsun. Seni öldüreceğim” dediğini ve cep telefonunu alıkoyduğunu ifade etti. Darp raporu alan Deniz Bulutsuz, Güven hakkında 60 gün uzaklaştırma kararı aldı.

Deniz Bulutsuz’un şikayetinin ardından Ozan Güven’in de darp raporu aldığı belirtildi. Savcılıkta ifade veren Güven ayrılmak istediğini söyleyince Bulutsuz’un, “Seni Türkiye’ye rezil edeceğim. ‘Kadın döven adam’ diye söyleyeceğim” dediğini ileri sürerek saldırıya uğrayanın kendisi olduğunu iddia etti. Güven dilekçesinde Bulutsuz’u öldürmekle tehdit etmediğini ileri sürerek, telefonunu gasbetmediğini ve kendisine saldırmadığını öne sürdü.

KADINLAR DESTEK VERDİ

“Bu nasıl bir vicdan, nasıl bir insanlıktır! Bizler bu kötü günleri Deniz’e destek olarak geçirmeye çalışıyoruz. Fakat o gece yaşadıklarını aklından çıkarmanın, anne ve babasının yüzlerinde gördüğümüz üzüntü ve korkuyu yok etmenin hiçbir yolu yok.”

Hazal Kaya da Deniz Bulutsuz’un açıklamasını kendi sayfasında paylaşarak altına şu notu düştü:

“Ne yazacağımı bilemiyorum. 1 saatten fazla fiziksel ve duygusal şiddet uygulamak nedir aklım almıyor. Umarım çabucak iyileşirsin Deniz. Çok üzgünüm.”

Sıla Gençoğlu da şunları kaydetti: 

"Ben faili tanıyorum. Koşulsuz şartsız yanındayım. #DenizBulutsuz #KadinaSiddeteHayir"

Berrak Tüzünataç: Fotoğrafını gördüm Deniz, kalbim parçalandı. Ne yaşanmış olursa olsun, şiddeti aklayamaz, şiddetin bir bahanesi olamaz. Sana, varlığına ve saldırılan her kadına, her zaman elimden geldiğince yalnız olmadığını hatırlatmaya çalışacağım. Yalnız değilsin, yalnız değiliz.

  Aslı Kızmaz: Her defasında aynı üzüntü... 

  Aslı Bekiroğlu: Susma, bitsin!

Hadise Açıkgöz: Türkiye'de her gün kadınlar şiddete uğruyor. Bıçakla ölen, kurşunla ölen, balkondan atılan kaç tane kadının daha ölümüne şahit olacağız? Midem bulanıyor erkeklerin kadınlara uyguladıkları her türlü şiddetten! Bir kadınla bir ilişki yaşıyorsan o senin malın değil! O birinin kızı, kardeşi, ablası, arkadaşı...

Kadını aşağılayan, kendi komplekslerinden, ezik hallerinden kadını yerle bir eden bu erkeklere sadece söyleyeceğim bir laf var; eziksiniz! Hayatınızda ne yaşadıysanız, neyse sorununuz önce çözün, ondan sonra bir kadınla ilişki yaşamaya başlayın! Kadınlar sizin sorunlarınızın ilacı ya da egonuzu tatmin edecek oyuncağınız değil.

Bir ilişkide dört duvar arasında neler oluyor bilemeyiz. Her aşkın hikayesi, tartışmaları, kavgaları farklıdır ama ne olursa olsun kadına el kaldıramazsın, nokta! Yeter, kadına şiddete hayır!