Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yeni Şafak gazetesi editörleri ve yazarları ile yaptığı buluşmada kadına yönelik şiddete dair “Kadına karşı şiddet, aile içi resen tahkikat getirdik. Kadınlara karşı cinayeti kim işlerse işlesin cezasını ağırlaştırılmış müebbet hapis yaptık. İyi hal indirimini sınırlama getirdik. Cinayetlerde kısmi bir azalma var, ama arzu ettiğimiz azalma yok” diye konuştu.

Ancak bugün Bozdağ’ın açıklamasının aksine işaret eden yargı kararlarıyla karşı karşıya kalıyoruz. Bozdağ iyi hal indirimine sınırlama getirdiklerini söylerken erkeklerin “aldatıldığını düşünmesi” bile tahrik indirimi verme sebebi oluyor.

Bu yargı kararlarından bazılarını hatırlayalım…

AYŞE TUBA ARSLAN DAVASI

Eskişehir’de, 23 kez koruma kararı için başvuran, sokak ortasında satırla saldırıya uğradığında “Beni korumak için ölmemi mi bekliyorsunuz?” yazdığı dilekçesi çantasından çıkan Ayşe Tuba Arslan’ın katili Yalçın Özalpay’ın cezası haksız tahrik indirimi ile 24 yıla indirildi.

Ayşe Tuba’nın “akrabalık ilişkisi, iş ilişkisi bulunmayan bir erkekle yoğun iletişim kurması” “mesajda aralarındaki samimiyeti gösterir şekilde maktule ‘canım’ diye hitap etmesi” indirimin gerekçesi sayıldı ve mahkeme o tarihte boşanmış olan Ayşe Tuba Arslan’ın “sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını” iddia etti. İşte bu gerekçeyle 24 yıl hapis cezası alan katil sadece 10 yıl cezaevinde yatıp çıkacak. Ayşe Tuba’nın avukatlarının itirazı ile dava tekrar görülecek.

PINAR GÜLTEKİN DAVASI

Üniversite öğrencisi Pınar Gültekin, Muğla’da Cemal Metin Avcı tarafından vahşice katledildi. Cemal Metin Avcı ile suç delillerini gizleyerek yok ettikleri iddia edilen kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın yargılandığı davada karar duruşması defalarca ertelendi. En sonunda kadınların vahşice katlinin “tahrik indirimi” ile önünü açan bir karar verildi.  Mahkeme heyeti, ağırlaştırılmış müebbet cezası verdiği Cemal Metin Avcı'nın haksız tahrik indirimi ile cezasını 23 yıla indirdi.

Gerekçeli kararda Gültekin’in Avcı’yı “tehdit ettiği” iddiası haksız tahrik gerekçesi olarak sunuldu. Mahkeme heyeti katilin profesyonel sağlık personeli olmadığı için maktulün henüz ölmemiş olduğunu bilemeyeceğini, yakma eyleminin de eziyet değil cesedini yok etmek amacıyla olduğunu iddia etti. Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında, tepkilere neden olan “haksız tahrik” indirimi gerekçesini tanık C.T.’nin beyanına ve para transferine dayandırdı. Pınar Gültekin’in Cemal Metin Avcı’yı, ilişkilerini eşine söylemekle tehdit ettiği ve şantaj yaptığı sonucuna varan mahkeme, cinayetin bu sebeple duyulan öfke sonucunda işlendiğini değerlendirdi.

Av. Ceren Kalay Eken Pınar Gültekin davasında haksız tahrik kararını Ekmek ve Gül’e değerlendirmişti.

SADİFE YÜZER DAVASI

Hamile eşini bebeğin kendisinden olmadığı iddiasıyla öldüren erkeğe hem haksız tahrik hem iyi hal indirimi verildi. Konya'da 6 aylık hamile eşi Sadife Yüzer’i, karnındaki bebeğin kendisinden olmadığı iddiasıyla tüfekle vurarak öldürdüğü gerekçesiyle müebbet hapis cezasına çarptırılan Ali Rıza Yüzer , karara itiraz üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi'nde yeniden yargılandığı davada suçun 'haksız tahrik' altında işlendiğine kanaat getiren heyet, cezayı müebbet hapis cezasına çevirdi. Heyet, 1 yıl da 'iyi hal' indirimi uygulayarak cezayı 23 yıla düşürdü. Yani hamile eşini öldüren Ali Rıza Yüzer'in cezaevinde yatacağı süre yaklaşık olarak 14 yıl olacak.

HATİCE KAÇMAZ DAVASI

13 Eylül 2014 tarihinde Ankara'da bir parkta TRT Sanatçısı Hatice Kaçmaz, Orhan Munis'in evlilik teklifini reddettiği için Orhan Munis’in yanında getirdiği bıçak ile öldürüldü.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu (YCGK), TRT sanatçısı Hatice Kaçmaz'ı yanında getirdiği bıçakla katleden ve daha önce kardeşini de öldüren Orhan Munis'e cinayeti "tasarlayarak" değil de "duygusal çöküntü ve anlık hiddetle işlediği" iddiasıyla verilen indirimli cezayı yerinde buldu.
Kararda, kadının evlenme teklifini kabul etmesi halinde sanığın cinayeti işlemeyeceği, reddedilince anlık hiddetle cinayeti işlediği, bıçağı yanına "tedbiren aldığı" ve "duygusal çöküntü ve hiddetin etkisiyle" kullandığı öne sürüldü.

ASİYE AYKAN DAVASI

Evli olduğu Asiye Aykan’ı öldüren Yılmaz Aykan hakkında verilen müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozuldu. Yeni yargılamada mahkeme, haksız tahrik indirimi uyguladı.
İstanbul Üsküdar’da 5 yıl önce Yılmaz Aykan, Mehmet Yılmaztürk’ün sürücüsü olduğu servis aracında bulunan 40 yaşındaki Asiye Alkan’a ruhsatsız silahla birden fazla kez ateş etmiş, kadın olay yerinde hayatını kaybetmişti. Yılmaztürk ise ağır yaralamıştı.
Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi, sanığa müebbet hapsin yanı sıra 10 yıl hapis cezası verdi; ama Yargıtay, yerel mahkemenin maktul ile Yılmaztürk arasındaki HTS kayıtlarını dikkate almadığı gerekçesiyle kararı bozdu. Yeniden yapılan yargılamada sanık, aldatılma iddiasıyla haksız tahrik indiriminden yararlanarak 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yerel mahkeme Asiye Aykan'ın telefon görüşmelerini haksız tahrik sebebi olarak görmemişken Yargıtay, Mehmet Yılmaztürk ile Asiye Aykan arasında telefon görüşmesi olmasını ilişki delili ve haksız tahrik sebebi olarak gördü.

SEHER ÇATALCA DAVASI

İstanbul Tuzla Aydınlı Mahallesi’nde 14 Aralık 2020 günü, 25 yaşında, iki çocuk annesi Seher Çatalca şiddet gördüğü, ayrılmak istediği eşi Ceyhun Çatalca tarafından öldürülmüştü. Ceyhun Çatalca’nın “Eşi kasten öldürmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığı davada mahkeme, Seher’i bıçaklayarak öldüren Ceyhun Çatalca’nın cezasını tasarlayarak öldürme üzerinden değerlendirmedi. Sanığa haksız tahrik indirimi uyguladı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen sanığa uygulanan indirimle cezası 22 yıla düştü.

Y.O. DAVASI

Defalarca koruma kararı almasına rağmen ayrıldığı Ömer Faruk A. tarafından sokak ortasında vurulan Y.O. 22 ameliyat geçirdi, tek gözünü kaybetti, mahkeme ise sanığa haksız tahrik indirimi verdi. Müebbet ceza alan sanık Ömer Faruk A., uygulanan indirimlerle 7 yıl 6 ay hapis cezası aldı.