Adana Barosu, İnsan Hakları Derneği ve Çağdaş Hukukçular Derneği Adana Şubesi, 24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü nedeniyle Adana Barosu Avukatlar Salonu’nda basın açıklaması yaptı. Tehlikedeki Avukatlar Günü'nün bu yıl odağında avukatların Taliban rejimi baskısı altında ölüm, işkence, tutsaklık ve açlıkla karşı karşıya olduğu Afganistan var. Ortak basın metnini okuyan Av. Umay Büyükdağ, Taliban güçleri hükümeti ele geçirdikten hemen sonra hapishanelerin kapılarını açtığı için Taliban üyeliği ile ilgili yargılamalarda yer alan ya da toplumsal cinsiyet temelli şiddet vakalarında kadınları temsil eden veya boşanma davalarında kadınları temsil eden avukatların risk altında olduğunu dile getirdi.

‘LAİK HUKUK KURUMLARDAN MEZUN AVUKATLARIN YERİNİ DİNİ KURUMLARDAN GELEN AVUKATLAR ALDI’

Yıllarca emperyalist güçlerin işgali altında olan Afganistan’da avukatlık mesleği ve yargı sisteminin kangrenleşmiş sorunlarına Ağustos 2021'de Taliban'ın iktidarı ele geçirmesi ile ülkede zaten yapısal sorunlar içeren yargı sistemi tümüyle çöktüğünü, avukatların doğrudan hedef haline geldiğini anlatan Büyükdağ, 2008 yılında kurulan, 1500 kadın avukat da dahil olmak üzere toplamda 6000’den fazla üyesi olan Afganistan Bağımsız Barolar Birliği (AIBA)’nin yetkilerinin ortadan kaldırıldığını söyledi. Afganistan'ın 2004 Anayasası da dahil olmak üzere Ağustos 2021 itibariyle yazılı hukuk düzenlemelerinin tamamı yürürlükten kalktığını dile getiren Büyükdağ, “Bugün Afganistan’da Taliban tarafından öne sürülen şeriat hükümleri uygulanmaktadır. Taliban güçleri tarafından ilan edilen yönergelerin büyük çoğunluğu kadınların sahip olduğu eğitim ve çalışma hakkı gibi pek çok hakkı ortadan kaldırdığı gibi, toplumun tamamı yönünden basın ve ifade özgürlüğü, seyahat özgürlüğü, özel hayatın gizliliği de dahil temel insan hakları üzerinde kısıtlama getirmektedir. Yanı sıra yaklaşık 2000 kadar yargıç yeni rejim tarafından ihraç edilmiştir. Taliban tarafından atanan yeni yargıçların çoğunun laik hukuk kurumlarından ziyade dini kurumlardan mezun oldukları bildirilmektedir” dedi.

‘KADINLARI SAVUNAN AVUKATLAR TEHLİKEDE’

Taliban güçleri hükümeti ele geçirdikten hemen sonra hapishanelerin kapılarını açtığı için onlarca avukatın serbest kalan eski hükümlüler tarafından tehdit edilip saldırıya uğradığını dile getiren Büyükdağ, “Bu tehditlerin bir kısmı Taliban mensubu olduğu iddiası ile yargılanan kişilerin kendi avukatlarına yahut karşı taraf avukatlarına yönelik besledikleri intikam duygusundan ileri gelmekte iken, özellikle toplumsal cinsiyet temelli şiddet vakalarında kadınları temsil eden veya boşanma davalarında kadınları temsil eden avukatlar çok ciddi bir risk altındadır. Yine daha önce insan hakları kurumlarında çalışmış yahut politik davalarda hak ve özgürlük temelli savunmanlık yapmış avukatlar da bu tehditlerden ağır şekilde etkilenmektedir.” diye konuştu.

‘AFGANİSTAN HALKI VE AVUKATLAR YALNIZ DEĞİLDİR’

Afganistan’daki avukatların doğrudan ölüm, işkence, tutsaklık ve açlıkla karşı karşıya olduğunu ifade eden Büyükdağ, “Ülkeyi terk edebilenler ise özellikle Avrupa Birliği’nin riyakâr sınır ve göç politikaları karşısında çok ağır sorunlar yaşamakta. Bütün bu tablo karşısında ister Afganistan’da olsun ister ülkeyi terk etmiş olsun, meslektaşlarımızla dayanışma içerisinde olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Ne emperyalist işgal ne Taliban. Afganistan halkının özgürlük ve bağımsızlık mücadelesini destekliyoruz. Meslektaşlarımız ve bugün Taliban rejiminden doğrudan etkilenen Afganistan halkları yalnız değildir” diye konuştu.

GÖKAYAZ: AVUKATLAR TEHLİKEDE

Türkiye'de avukatların halen savunma görevlerini yerine getirdiği için hedefte olduğunu dile getiren Adana Baro Başkanı Semih Gökayaz, Hendek patlaması, Aladağ yurt yangını, Can Atalay'ın Soma katliamı gibi toplumsal niteliği olan davalarda işçilerin, çocukların yanında olduğu için cezaevinde olduğunu ifade etti. Selçuk Kozağaçlı ve arkadaşlarının yargılamasının avukatlardan çok kolluk güçlerinin bulunduğu cezaevi içindeki bir salonda yapıldığını ifade eden Gökayaz, “Bu koşullarda avukatlar tehlikededir. Biz avukatlar olarak bilgi ve tecrübe sahibi olacağız ama en başta hepimiz cesur olacağız” dedi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül