Fabrikadaki, işyerindeki mücadele ve dayanışma kültürünün bir yansıması olarak işçi ve emekçi mahallerinde asgari ücretle geçinen aileler, zor günlerini birlikte göğüsleyerek, dayanışma ve paylaşım kültürü ile hayata tutunuyorlar.
‘EVİ TUTUK AMA HİÇ EŞYAMIZ YOK’
Eşi OSTİM’de çalışan, biri kız üç çocuk annesi Satı ile oturduğu mahalledeki işçi ailelerinin dayanışması üzerine konuştuk. Satı, mahalleye taşındığı günleri şöyle anlattı: “Biz kaynanamlarla birlikte oturuyorduk, onlardan hiç eşya almadan ayrıldık. Sitenin kapıcı dairesini tuttuk. Kiraydı, elektriği, suyu, doğalgazı açtır derken kredi kartına yüklendik. Oturduğumuz binadakiler ilk gün bize halı, minder, döşek verdiler. Mutfak eşyamız yok, sadece bir küçük tüp. Çevreden bize destek oldular. Kısa bir sürede evimizi dayayıp, döşediler.”
BİR AKŞAM SURİYELİ ÇOCUK KAPIYI ÇALAR: AÇIZ!..
Bir akşam Satı’nın kapısını dokuz, on yaşlarında bir Suriyeli çocuk çalıp “Fazla yemeğiniz var mı? Açız” demiş. Çok etkilenmişler bu durumdan. “Allah ne verdiyse o gün yemeğimizi paylaştırdım, çocuğa ‘Her akşam bu saatlerde gel’ dedim. Birkaç gün sonra çocuğa ‘Siz nerede oturuyorsunuz?’ diye sordum. Bitmemiş bir inşatta iki aile, on iki kişi çoluk çocuk kalıyormuş. Bunu öğrenince mahallede tanıdıklarımdan yardım topladım, giyecek, battaniye veren oldu, para veren oldu. Belediyeden ekmek yardımı alan temizlik işçisi kadın, ekmeğini Suriyelilerle paylaştı.”
Birkaç kez kaldıkları yere mahalleden birkaç kadınla toplanıp gitmişler. “Bu üç, dört ay devam etti. Kış aylarıydı. Sonra iş buldular, kendilerini toparlamışlar, başka bir yere taşındılar.”
Yine eşi işçi olan komşusu boş odasını on yaşındaki kızına oda yapacağını söylemiş: “Bir komşu karyola, biri döşek, biri masa, biri dolap, biri perde verdi. Bir haftada el birliği ile odayı tamamladık. Bizim için hayat, dayanışma, paylaşım ve mücadele. Bizi bunlar ayakta tutuyor.”
İŞÇİ SERVİSİNDE DAYANIŞMA ÖRNEĞİ
Mahalle sakinlerinden Elif de mahalledeki üniversite öğrencilerine eşya, yiyecek konusunda çok yardımcı olanlardan. Kendi de işçisi olan Elif, eşi vefat ettikten sonra iki çocuğuna bakmak için ev işçisi olarak çalışmaya başlayan bir arkadaşına verdikleri desteği anlatıyor: “Bizim eski servisten. Genç, kimsesiz, garibandı. Fark ettirmeden serviste zaman zaman para topladık, bayramlarda, yılbaşında, kömür için, market alışverişi için. Servisten inerken zarfı veriyordum. Oğlu sanayide çalışmaya başladı, okulu bıraktı.”
Sitelerinde beş kadının birbirlerinin evini temizlediğini söyleyen Elif’in evinde tadilat olunca komşular yardımına koşmuş: “Akşam eve geldim, her yer toz toprak. Ne salon kalmış ne mutfak. Ustalar akşam gitti. Kızlar çıkıp geldiler. Benim evi tertemiz yaptılar, cam, kapı, mutfak dolapları. Bir de gittim Nebiye’de duşumu da aldım. Tadilattan dolayı sıcak su kesikti. Gece 12’de uyudum. Bütün işler bitmişti.”
Görsel: Freepik
İlgili haberler
Genç kadınlar: Güvende hissetmiyoruz, birbirimize...
8 Mart yaklaşırken İzmir’de yaşayan genç kadınların sokakta, evlerinde, okullarında, iş yerlerinde k...
Şiddete karşı mücadelenin esası ‘özsavunma’ olabil...
Şiddetin yalnızca suretine karşı değil esasına karşı da mücadeleyi odağa koymazsak, kadınların ölmem...
Örnek alınacak bir yaşam, hâlâ güncel bir anlatı:...
Sosyalist bir kadının kaleme aldığı bu kitap, bugün de kadın işçilerin özgür bir yaşam hayalinin yol...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.