Annem için adalet herkes için adalet demektir
İşyerinde tartıştığı Zeynel Akbaş tarafından evinin önünde öldürülen Fatma Şengül’ün çocukları annelerini kaybettikten sonra yaşadıklarını, hissettiklerini ve şimdiki yaşamlarını yazdı.

Merhaba,
Öncelikle size kendimizi tanıtalım. Biz geçim derdi ile büyümüş, daha küçük yaşlarda 6 kardeşine bakabilmek için ayakkabı fabrikalarında uzun yıllar çalışarak kardeşlerini okutmuş Fatma Şengül’ün üç evladıyız.

Annemiz, 19 yaşında evlendi, 20 yaşında en büyük oğlu Koray’ı, 21 yaşında Gökay’ı, 25 yaşında da hayalini kurduğu kız çocuğu Açelya’yı kucağına aldı. Daha 30’una basmadan eşini, yani babamız Ülgen Şengül’ü vahim bir trafik kazasında kaybetti ve çilesi bundan sonra başladı.

Bize bakabilmek, kimseye muhtaç etmemek için iki işte birden çalışan annemiz, 2013’te meme kanserine yakalandı. Uzun kemoterapi süreci sonrası ışın tedavisi gördü ve bu savaşı da güler yüzüyle, yaşam sevinciyle kazandı.

Emekli olduktan sonra da hayatın zorluklarıyla karşılaşan annemiz, son olarak özel bir bankanın emekliler lokalinde çaycılık yaparak geçimini sağlıyordu. Son 6 aydır da aynı işyerinde çalışan katili Zeynel Akbaş ile aralarında tartışmalar geçiyordu. Zeynel Akbaş’ın kendini kovdurup tazminat alabilmek için çalışmadığını, o çalışmadığı için de iş yükünün annemin üzerine bindiğini anlatıyordu bize. Annemin “Ben zaten kanser hastasıyım, sen çalışmadığın için iş yükün bana biniyor, kendi işini kendin yap” söylemleri üzerine katil Zeynel Akbaş kinlenip, evimizi öğrenip, ruhsatsız silah temin edip, kapımızın önünde pusu kurarak annemin evden çıkmasını bekleyip annemize 4 kurşun sıkarak onun hayat dolu gülüşünü bizlerden çaldı. Katil, annemi öldürdükten sonra hem mahallenin linç girişiminden kurtulabilmek için hem de “iyi hal” indirimi alabilmek için kendini koltuk altından yaraladı

Annemiz gibi, hayata güler yüzlü davranan, evlatlarının mutluluğu için kendi mutluluğunu adeta ikinci plana iten bir kadın cinayete kurban gitti! Birçok kadın/çocuk tecavüze uğrayıp öldürülüyor veya hayatları boyunca psikolojik başka ve fiziki dayağa maruz bırakılıyor, susturuluyor!

BAŞKALARI DA YAŞAMASIN DİYE SAVAŞACAĞIZ
Katilin annemizi bizden almasından itibaren yaşadığımız en ağır duygu ise pişmanlık. Onunla daha fazla zaman geçirebilir, annemizi daha mutlu edebilirdik. Annemizin ölümünün ardından hepimiz derin bir travma yaşadık. 35 yıllık baba yadigarı evimizden çıkmak, yıllarca mutlu yaşadığımız evimizden taşınmak zorunda kaldık, çünkü her kapıdan çıktığımızda annemizi yerde kanlar için de gördüğümüz anı tekrar tekrar yaşamaya katlanamıyoruz. Şimdi bilmediğimiz bir mahalle, alışık olmadığımız bir ortamda 5 kişi bir evde birbirimize kenetleniyoruz; Koray, Koray’ın eşi Yasemin, çocukları Arın, Gökay Açelya. O katil annemizin hayallerini çaldı. Annemizin tek dileği, evlatlarının mutluluğunu görmek, torununu büyütüp, beraber parklarda gezmekti. Torunu “babaanne” deyince resmen havalara uçan annemizi katletti o katil.

Biz evlatları olarak bundan sonra ona layık olarak, bir arada, omuz omuza yaşamaya çalışacağız. Dışarıdan bakıldığında “helal olsun Fatma’nın evlatlarına” denilmesini sağlayacağız. Onurlu, güçlü ve bir arada yaşayıp, annemizin torununu ona layık bir şekilde büyüteceğiz. Bizim yaşadıklarımızı başkaları da yaşamasın diye savaşacağız.

KATİLİN CEZALANDIRILMASINI İSTİYORUZ
Şu sıralar dava süreci devam ediyor. Türkiye’de bu tür davalar çok uzun zaman alıyormuş. Annemizin ölümünün üzerinden neredeyse 60 gün geçti, ama daha davanın tarihi bile belli değil. Katilin en ağır cezayı almasını istiyoruz, belki böylece yüreğimiz bir nebze de olsa rahatlar.

EN ÖNEMLİSİ DAYANIŞMAYMIŞ
Annemizin vefatından sonra kadın derneklerinin önemini daha çok anladık. Acıyı hafifletme konusunda en önemli şey dayanışmaymış. Bu gibi dayanışmalar travma yaşayan insanlar için en önemli psikolojik destek oluyor. Dayanışma derneklerini kuran, destekleyen, çalışmalar yapan ve bizi hiç yalnız bırakmayan tüm kadınlara çok teşekkür ediyoruz.

Kadınlar susmayın! Yaşadığınız her türlü şiddeti! Yüksek sesle söyleyin. Şikayet edin!

SİZE BİR ÇAĞRIMIZ VAR
Son söz olarak sizlerden ricamız şu; Biz bağırıyoruz, bizimle beraber bağırın, bağırın ki haykırış olalım, sesimizi herkese duyuralım! Annemiz için sosyal medya üzerinden kurduğumuz @fatmaninsesi sayfalarını takip edin sosyal medyadan kamuoyu baskısı yaratıp bu caninin cezalandırılması için bize alması için yardımcı olun! Dava günü adliyenin avlusunu hınca hınç doldurup hep bir ağızdan bağıralım; Fatma Şengül için adalet! Kadın cinayetlerini durduracağız!
Bugün bizim başımıza gelen yarın sizin, kardeşinizin veya evladınızız başına da gelebilir. Bunlar yaşanmasın diye herkese sesleniyoruz; #FatmaŞengülİçinAdalet yarın sizin için de adalet demektir!

İlgili haberler
‘Seçme hakkını’ seçmek... Zora, zorbalığa rağmen.....

Görüyor ve biliyoruz ki bu seçimler yalnızca “Belediyeyi kim yönetecek?” seçimi değildi, şimdi artık...

Temizlik İşçilerine Adalet!

Ellerinde kalan tek hakları, sendikalarıydı. Onu da kaybetmemek ve diğer haklarını alabilmek için, ‘...

Peşini bırakma!

En çok kadınlar biliyor galiba bu ülkede adaletin nasıl bir şey olduğunu. Şiddete uğradığında korkus...