Kovid-19 virüsünün salgın haline gelişinin üstünden tam bir yıl geçti. Geçtiğimiz 8 Mart’ı birçok ülke ucundan kıyısından yakalayabilmişti ama bu yıl yoğunluklu olarak pandeminin gölgesi altında gireceğiz. Son bir yılda herkesin düzeni değişti. Hâlâ çalışacak bir işi olup evden çalışmak en çok ev içi görünmez emeği de sırtlanan kadınları vurdu. Bu devirde iş gücü “eve giren ek gelir” olarak görülen birçok kadın da işsiz kaldı. Ev içi şiddetin, tacizin ve istismarın pandemi dönemindeki artışı göze çarptı.

Bunları tüm yıl boyunca yazdık, muhtemelen bundan sonra da etkilerinin süreceği tahmin ediliyor. İşsizlik tablosunun kolay kolay kendini toparlayamayacağı düşünülüyor.

Freepik

İNGİLTERE: RAHİM AĞZI KANSERİ TARAMA TESTİ EVLERDE YAPILABİLECEK

Salgın sürecinden en çok etkilenen işkollarından biri sağlık sektörü kuşkusuz. Pandeminin tüm ülkelerin sağlık sistemini çökertmiş olması, halihazırda çeşitli hastalıklardan tedavi ya da tanı bekleyen hastaların hayatında büyük sorunlar yarattı. Bu sorun hâlâ çözülememiş durumda ama bu konuda yüzümüzü güldüren bir gelişmenin haberi İngiltere’den geldi. İngiltere rahim ağzı kanseri tarama testlerinin evlerde yapılabilecek bir versiyonunu postayla evlere göndermeye hazırlanıyor.

Rahim ağzı kanseri erken teşhisle kolay atlatılabilecek ve tedavisi mümkün bir kanser türü. İngiltere’deki Ulusal Sağlık Sistemi en azından hastalığın ilk belirtilerini erken teşhis edebilecek bu sistemi Londra’da 31 bin kadın ile hayata geçirecek. Son bir yıldır pandemi bu ihtiyacı hızlandırsa da aslında genel olarak kültürel kodlar da kadınların aile hekimlerine gidip bu testleri olmasının önüne geçebiliyordu. Test sonunda HPV düzeyi sınırın üstünde olan kadınlar aile hekimlerince çağırılarak, sağlık sistemindeki iş yükünün de hafifletilmesi planlanıyor.

Kanser araştırmaları yapan bir vakıf olan Cancer Research UK, bu testlerin güvenilirliğinin henüz kesin olmadığını söylüyor fakat öte yandan Birleşik Krallık’ta yalnızca 2020’nin nisan ve mayıs aylarında yapılamayan rahim ağzı kanseri testi sayısının 600 bin olduğu göz önüne alındığında önemli bir tarama ve erken teşhis ihtimali de ortada. Daha çok yaygınlaşması umuduyla takip etmeye devam edeceğiz.

Freepik

İNGİLTERE: Eşitlik İzleme Örgütü 6 ay daha hiçbir şey izlemeyecek

Son aylarda yayımlanan raporlardan biri olan Birleşmiş Milletler’in raporu, koronavirüs salgınının kadınların son 25 yıldır eşitlik mücadelesinde elde ettiği kazanımları yok edebileceğine işaret etmişti. Halihazırda ev içi emeğin 4’te 3’ünün kadınlar tarafından üstlenildiği bir tabloda pandemi ile 1950’lerin toplumsal cinsiyet rollerine geri dönülmesi riski vurgusu yapılmıştı.

Öte yandan İngiltere’de 250 işçiden fazla kişinin çalıştığı iş yerlerini cinsiyet eşitliğini izleme açısından takip eden Eşitlik İzleme Örgütü, koronavirüs nedeniyle firmaların verilerini paylaştırma zorunluluğunu Mart 2020’de bir yıl süreyle askıya almıştı, şimdi ise bu süreyi 6 ay daha uzattıklarını açıkladılar.

İngiltere Ulusal İstatistik Bürosu’nun son rakamları, tüm çalışanlar için cinsiyete dayalı ücret farkının Nisan 2020’de yüzde 15 buçuk olduğunu gösteriyor, bu da erkeklere verilen her 1 pound için kadınlara yaklaşık 84 pound ödeme yapıldığı anlamına geliyor.

Normalde 250 kişiden fazla çalışanı olan her kurumun çalışanlarının verilerini, kadın-erkek arasındaki kazanç farkını tespit açısından sitelerinde paylaşma ve hükümete bildirme zorunluluğu vardı.

Komisyon Başkanı Barones Kishwer Falkner, “İşletmelerin hâlâ zor zamanlarla karşı karşıya olduğunu biliyoruz” derken diğer yandan işçiler ve sendikalar bunun yeniden ertelenmesinin kabul edilemez olduğunu, bunun işverenin istismarına yol açacağını ve uygulamanın yeniden aktif şekilde faaliyete geçmesini istediklerini söylüyor.

İşçi partili, Muhalefetin Kadın ve Eşitliklerden Sorumlu Bakanı Marsha de Cordova bu durumu şu sözlerle eleştirdi: “Tüm kanıtlar salgının kadınların iş gücü piyasasının temsili üzerinde korkunç sonuçlar doğurduğunu gösteriyor. Şimdi, ayrımcılığa ve eşitsiz ücrete karşı korunmak için önlemleri almanın zamanıdır, ertelemenin değil.”

MEKSİKA: TECAVÜZCÜYÜ VALİ YAPTIRMAYACAĞIZ!
Meksika kadın cinayetlerinin, taciz ve tecavüzün en yüksek oranlarda yaşandığı ülkelerden biri. Tam da bu nedenle kadın mücadelesinin ana gündemi kadın cinayetleri. Geçtiğimiz aylarda kadın cinayetlerini aklayan mahkemeleri ateşe veren Meksikalı kadınların tüm dünyada kadınlar tarafından “oh elinize sağlık” diye alkışlandığını hatırlarsınız. Daha sonra çeşitli gruplardan kadınlar Ulusal İnsan Hakları Komisyonu’nu işgal etmiş, Ni Una Menos hareketi radikal eylemlerle eylem repertuarını genişletmeye başlamıştı.
Meksika’da geçen ay 5 kadına cinsel saldırıda bulunduğu ifade edilen Félix Salgado Macedonio’nun vali adayı olması gündem oldu. Kadın hareketi Macedonio’ya “Seni vali yaptırmayacağız” diyor. Hakkında en az 5 kadına yönelik cinsel saldırı iddiaları bulunan Félix Salgado Macedonio’nun, Meksika’nın Guerrero eyaletindeki valilik seçimlerinde Ulusal Yenilenme Hareketi (Moreno) adayı olmasına karşı kadınlar Chilpancingo şehrinde eylem gerçekleştirdi. “Tecavüzcü vali olmayacak” pankartı taşıyan ve sloganlarla Chilpancingo Seçim ve Katılım Enstitüsü’ne yürüyen kadınlar, enstitünün duvarlarına Félix Salgado’yu hedef alan ve Meksika devlet başkanı Andrés Manuel López Obrador yönelik “AMLO suç ortağı” şeklinde yazılamalar yaptı, Macedonio’nun şehirdeki seçim bürosunun girişini ateşe verdi.

Ana görsel: Vector Juice-Freepik