“Kadınlar örgütsüz oldukları için düşük ücret alıyorlar. Ama aslında düşük ücret aldıkları için örgütlenemiyorlar.”

1910 yılında kadın zincir yapım işçilerinin grevi sırasında, Glasgow doğumlu sendikacı Mary MacArthur’un söylediği sözler bunlar.

1910 yılındaki bu tespitin hâlâ geçerliliğini koruduğu bu günlerde MacArthur’un memleketinde benzer taleplerle başka bir grev daha gerçekleşti.

8 binden fazla kadın işçi, 1970 yılında “Eşit ücret” yasasının yürürlüğe girmesinden bu yana yapılan en büyük ve önemli bir grev ile, İskoçya’nın en büyük kenti Glasgow’da yaşamı durma noktasına getirdi.

Bugün başlayan ve yarın da devam edecek olan bu eylemin öncülüğünü, İngiltere’nin en büyük sendikalarından ikisi olan Unison ve GMB’den 8 bin kamu çalışanı oluşturdu.

PART OF THE UNİON ŞARKISI İLE BAŞLAYAN GREV

Grevi sabahın erken saatlerinde gece vardiyalarından ayrılan ev içi bakım işçileri, The Strawbs grubunun “Part of the Union” isimli şarkısı ile başlattılar.

Şehrin dört bir yanındaki okullar ve diğer iş yerlerinden gelen işçiler, belediyenin eylemin gereksiz olduğunu söyleyen ve işçileri görev başlarına çağıran manipülatif açıklamalarına rağmen, alanlara çıktı.

Glasgow şehir merkezinde gerçekleşen 10 bin kişilik güçlü yürüyüş, çevredeki halkın büyük ilgisi ve alkışları eşliğinde George Meydanı’na kadar sürdü.

Miting, 12 yıldır devam eden “Eşit ücret” mücadelesi boyunca bu taleplerini karşılayamadan ölen kadın işçiler için yapılan saygı duruşu ile başladı.

Eylemde yer alan Christine isimli bir kadın, kendiside bakım hizmetine ihtiyaç duymasına ve bu iki gün boyunca bu hizmetten mahrum olacağını söylemesine rağmen grevdeki işçileri desteklediğini söyledi. “Bizim için çok yoğun çalışıyorlar... Yaptıkları her şeyi takdir ediyorum” dedi.

İŞÇİ SINIFINDAN KADINLAR SAVAŞARAK KARŞILIK VERİYOR

GMB Sendikasından Nadine Houghton: “Kadınların yaptığı işler için değerlerinin altında ücret ödeniyor. Bunu değiştirmek için anahtar strateji, kadın işçilerin kendi öz örgütlenmesini yürütmesi ve gerektiğinde grev silahını kullanılmasıdır…” dedi.

GMB Sendikası Organizatörü RheaWolfson, Belediye yetkililerinin artık kadınları dinlemeleri gerektiğini söyledi ve “Anlaşmazlığı çözmek için perşembe günü bir toplantı yapılacak. Artık bize saygı göstermenin zamanı geldi” dedi. Sorun çözülmezse önümüzdeki 6 ay içinde yeniden grev yapabilecekleri uyarısında bulundu.

Wolfson, “Grev,Glasgow sokaklarında okullarda ve iş yerlerinde oldukça güçlü bir etki bıraktı. Biz “sıradan” kadınlar olarak eşit ücret mücadelemizde bir araya geldikçe inanılmaz bir güç gösterdik. Bu hayatımda gördüğüm en ilham verici şeydi. Hiçbir şey 8.000 kadının aynı anda ayağa kalkması ve seslerinin duyulmasını talep edilmesiyle aynı şey olamaz.” diye ekledi.

Mitingde binlerce kişiye seslenen Wolfson, ayrıca “Bunu düzeltecek tek şey harekete geçmektir. İşte bu yüzden bugün buradayız. Eşit ücret, işverenin bize verdiği bir hediye değil. Bu bizim hakkımız. Kötü işverenlere ve onların altı rakamlı maaşlarına karşı savaşmak için bir ordu gerekiyor, ama bizim de bir ordumuz var. Bu kavga sadece cinsiyetle ilgili değil. Sınıf ile ilgili. İşçi sınıfından kadınlar savaşarak karşılık veriyor.” dedi

Mitingde konuşan GMB Glasgow Şube Sekreteri ShonaThomson ise şunları söyledi: “Biz sendikalarımızdan bizi ciddiye almalarını talep eden kadınlardık. Şimdi belediyenin bizi ciddiye almasını istiyoruz.”

Sadece ev içi bakım hizmetinden yararlanan ve bu grev ile etkilenecek olan yaklaşık 6 bin kişinin olduğu biliniyor.

Mitchell Kütüphanesinde 25 yıldır temizlik amiri olarak çalışan Anna Murray, “Eşit ücret için 10 yıldır bekliyorum. Belediye ödeme yapmak için bir şeyler yapıyor gibi görünüyor ama hiçbir şey yapmıyor” dedi.

Aynı kütüphanede 17 yıldır çalışan bir başka temizlik şefi olan Annette Tompsonise şunları ekledi: “Uzun zamandır o mahkemeden bu mahkemeye, o duruşma salonundan bu duruşma salonuna gittik. Davaları biz kazandık, mahkeme bizi haklı buldu ama belediye hala sorunu düzeltmedi.”

Glasgow Belediye Meclisi lideri Susan Aitken ise, BBC Radio İskoçya’ya verdiği söyleşide grevin, yıkıcı bir etkisi olacağına ve buna gerek olmadığını söyleyerek işçileri görevlerinin başına çağırdı.