Haklarımız risk altında
Balçova Ekmek ve Gül Grubu’ndan kadınlar AKP iktidarının kadınların haklarını sürekli hedefe koymasına dair yazdılar.

AKP iktidarının muhafazakar tabanını hoşnut etmek ve kadınların kazanımlarını geri almak için getirmeye çalıştığı düzenlemeler çok ciddi sorunlar içermekte. Örneğin aile hukukunda arabuluculuğu getirme çalışmaları: Arabuluculuk ile uyuşmazlıkların daha hızlı ve ekonomik yoldan çözüleceği, aile sırlarının ifşasının önüne geçileceği ileri sürülüyor. Arabuluculuğun aile içi şiddet iddiası olmayan uyuşmazlıklarda söz konusu olacağı ileri sürülüyor, burada aile içi şiddeti fiziksel şiddete indirgemeye çalışıp ekonomik, duygusal, cinsel, sözel şiddet yok sayılmaya çalışılıyor. Anlaşmalı boşanma mümkünken arabuluculuğu parlatmaya çalışmaları iyi niyetli bir girişim değil.

Nafaka hedefteki diğer konulardan biri, “Altı ay evli kalıp ömür boyu nafaka ödeniyor” deyip, çok uç ve gerçekçi olmayan örneklerle nafakaya süre sınırı koymaya çalışıyorlar. Oysa nafaka her olayın kendi özelliğine göre çözülür ve koşulları oluştuğunda zaten kaldırılır.

Durup durup gündeme getirdikleri bir konu da tecavüz failinin mağdurla evlenmesi durumunda tecavüz failinin cezadan kurtulmasına yönelik düzenleme çalışmaları. Eski ceza kanununda bu düzenleme vardı ve yeni ceza kanunu ile değişti. Aynı düzenlemeyi geri getirmek için defalarca girişimde bulunuldu ama kadınların karşı çıkmasıyla geri adım atıldı. Çocuk yaşta evliliklerin önüne geçilmesi için bu kazanıma da sahip çıkılması gereken bir düzenleme. 6284 sayılı Kanun’un da hedefte olması tüm yukarıda yazdığım saldırıların devamı ve ayrılmaz bir parçası.

GELECEK KAYGI VERİCİ

Nurhan DEMİR // İzmir- Balçova

Çok kaygı verici düzenlemeler yapılıyor. Var olan haklarımız alınıyor, istediğimiz haklar verilmiyor. Bizler yine birçok kadına göre şanslıyız. Etrafımızda işinin ehli, bilinçli, donanımlı, işin uzmanı arkadaşlarımız var. Öğreniyoruz haklarımızı. Bu da örgütlü dayanışma içinde olmamız sayesinde tabi ki. Ama yine de yetersiz, eksik görüyorum kendimi. Kısacası Pakistan, Afganistan, İran, Suudi Arabistan, Hindistan, Suriye vb. ülkeler gibi bir yola girersek bir daha çıkamayız diye korkuyorum. Pakistanlı Malala geliyor aklıma eğitim hakkını savunduğu için Taliban tarafından servis aracında, arkadaşlarının yanında infaz edildi. 17 yaşında genç kız yani çocuk daha. Ailesi aydın bir aileydi ve İngiltere’ye taşındılar. Şans eseri Malala hayatta kaldı ve Nobel Barış Ödülü aldı...

Bizim ülkemizde de çocuk yaşta genç kızlarımız, yakıldı, parçalandı, kurşunlandı.  Korku filmi gibi izler gibiyiz. Bir araya gelmezsek, örgütlülüğümüzü güçlendirmezsek, umursamaz korku. Sonuç "Hele mele sıra geldi kele" diye bir söz var ya; işte o sıra geldi.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül

İlgili haberler
İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz çünkü...

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Kararı ile feshedildiği açıklanan İstanbul Sözleşmesi nedir? Kadın...

6284 ve AK Partinin Kadın Politikasının Mimarisi

AKP, Kadın politikasının mimari algısından neoliberal girişimci kadınlardan, muhafazakâr-dindar-tari...

'Büyük Aile Buluşması'nda LGBTİ örgütlerinin kapat...

Pazar günü İstanbul Saraçhane'de 'Büyük Aile Buluşması' adıyla LGBTİ karşıtı miting gerçekleşti.