25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Dominikli Mirabal Kardeşler’den biri olan Minerva Mirabal’in ve onunla birlikte diktatörlüğe karşı mücadele eden babası Manolo Tavarez’in kızı Minou Tavarez Mirabal İzmir’de sergi açılışında kadınlarla bir araya geldi.

Konak Belediyesi Kadın Müzesi’nde Gülderen Depas’ın hazırladığı 17-30 Kasım tarihleri arasında sürecek “Sınır Tanımayan Kadınlar 25” sergisinin açılışı gerçekleşti.

Afife Jale, Suat Derviş, Gülriz Sururi, Saadet İkesus Altan, Minerva Mirabel, Muazzez İlmiye Çığ, Behice Boran, Tezer Özlü, Sevgi Soysal, Duygu Asena, Aksu Bora gibi isimlerin resimleri yer alan sergi açılışına Minou Tavarez Mirabal, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, sergi sahibi Gülderen Depas ve birçok kadın örgütleri temsilcileri de katıldı.

‘KADINA ŞİDDET İNSAN HAKKI İHLALİDİR’

Açılışta konuşan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, kadına yönelik şiddeti tek başına yerel yönetimlerin çözeceği bir sorun olmadığını iktidarın çözün için ciddi yasal ve yaptırımlar uygulaması gerektiğini söyledi. Batur, “Ancak siyasi iktidarın çözebilecek kabiliyeti yok. Kadını sadece çocuk doğuran gören ve kadın haklarına tehlikeli gözle bakmasından nasıl bir bakış açısı olduğunu gösteriyor. Bunun en önemli göstergelerinden biri de İstanbul Sözleşmesi rafa kaldırılmasıdır. Kadına şiddet insan hakkı ihlalidir” dedi.

‘DÜNYANIN HER YERİNDE KADINLAR AYNI SORUNLARI YAŞIYOR’

Minou Tavarez Mirabal de “Buraya gelerek ülkeler arasında kadınlara bir köprü oluşturuyoruz. Dünyanın her yerinde kadınlar aynı sorunları yaşıyor. Toplumdaki kadınlar sözde sevgi adına cinayete kurban gidiyor. Sayılar çok benzer. Benim ülkemde 36 saatte 1 kadın öldürülüyor. Kadınlar insan haklarından yararlanamıyor çünkü ilk hak yaşama hakkıdır. Toptan bir bakış açısına ihtiyacımız var. İleri değil geriye gitme durumu var. İstanbul sözleşmesi sadece bir örnek. Dünyanın her yerinde toplumsal haklara saldırı var” diye konuştu.

‘MÜCADELELER ANILARINI CANLI TUTUYOR’

62 yıl önce annesinin ve iki teyzesinin dövülerek öldürüldüğünü ve bir tepeden atılarak kaza süsü verildiğini söyleyen Mirabel, “Çünkü onlar diktatörlüğe karşı insan hakları için mücadele ediyorlardı.

Buradaki tüm etkinlikler, mücadeleler onların anısını canlı tutuyor” dedi.

Açılış konuşmasından sonra sergi gezildi.

Fotoğraflar: Dilek Omaklılar/Ekmek ve Gül