Son konserleri için sahneye çıktığında izleyiciler otuz dakika alkışladı, "Ey yıldızların yıldızı!" “Gecenin aşkı" adlı şarkısının girişini iki kez tekrarlamak zorunda kaldı. 45 dakika sonra ilk kıtayı bitirdiğinde ve bir kez daha tekrarladığında, seyirci bir kez daha söylemesini istedi."
Sade bir köylü kızı olan Ümmü Gülsüm'ün olağanüstü bir kariyeri vardı; Arap dünyasının en zengin ve en ünlü şarkıcısı oldu. Bununla birlikte, her şeyden önce, tüm Arap dünyası tarafından hayranlık duyulan şarkılarıyla, Arap şiirini halkla buluşturdu.
İlk ses eğitimini 12 yaşında imam olan babasından aldı, ondan Kuran okumayı öğrendi ve hafız oldu. Daha sonra babası ile birlikte çeşitli köylere giderek İlahiler, kasideler okudu. Bu dönemde kızların topluluk içinde okumaları hoş karşılanmadığından erkek kıyafetiyle okumak zorunda kaldı. Bu dönemde okuduğu ilahiler ve kasideler ona ileride doğaçlama yapabilmesinde yardımcı oldu. Daha sonra 16 yaşında, Şeyh Ebu'l Ala'dan ses eğitimi aldı ve ondan Eski Klasik Arap Müziği repertuvarını öğrendi. Udist Zekeriya Ahmed tarafından Kahire'ye davet edildi ve 1923 yılında buraya taşındı. 1924 yılında ilk şarkısı olan Al Sabb Tafdahoho Eyono'yu plağa doldurdu. Önceleri Mısırlı aristokratların evlerindeki gece toplantılarında şarkılar söyleyerek seçkin çevrelerin arasına girmeyi başardı.
Ümmü Gülsüm, kendisini olduğundan farklı hiç göstermedi ve köylü geçmişinden asla utanmadı. Bu doğallığı daha da sevilmesine neden oldu. 1928 yılında ilk beste deneyimini Ala Aini El Hagr şarkısı ile yaptı. 1930'lu yılların başında Mısır'da ün kazanmıştı. Mısır radyosu 1934'te yayına başladığında Ümmü Gülsüm, kısa dalga üzerinden halka seslenen Mısırlı ilk kadın sanatçıydı. 30 yıl boyunca perşembe programlarında olağan yerini aldı ve tüm Arap ülkelerinde duyuldu.
1952'den itibaren Nasır yönetiminde şarkıları ve radyo yayınları yeni bir boyut kazandı. Pan-Arap ulusal gururunun uyanışı Ümmü Gülsüm'ün müziğiyle ifade edildi. Radyo yayını ile Arap siyasetçilerinin öncesinde ve sonrasında uğraştıklarını başardı: Doğudan batıya Arap dünyasında aidiyet duygusunu güçlendirdi. Birleştirici unsur, insanları büyüleyen şarkılarıydı. Çok sayıda ödül ve madalya yanında onurlu lakaplar (“Doğunun Yıldızı”) aldı.
Sanatçı çocukluğundan beri gözleri ile ilgili problemler yaşadı ve kalın camlı gözlükler takmak zorunda kaldı. Guatr gibi çeşitli hastalıklarla mücadele etti. Sahneye çıktığında elleri terlediği için ilk sahneye çıkışından beri bir mendili elinde tuttu.
3 Şubat 1975'te öldüğünde tüm Arap dünyası yas tuttu. Birkaç yüksek rütbeli politikacıya nasip olan bir devlet töreniyle gömüldü. Şarkıları bugün hala popülerliğini sürdürüyor.
İlgili haberler
29 Aralık 1914 | Caz sanatçısı ve saksafoncu Tipto...
ABD'li caz sanatçısı ve saksafoncu Billy Lee Tipton 29 Aralık 1914'te Oklahoma'da doğdu, 21 Ocak 198...
29 Aralık 1879 | Norveçli kimyager, kadın hakları...
Lise yıllarında büyük başarı elde eden ancak bir kadın olduğu için üniversite sınavlarına girmekten...
24 Aralık 1908 | Nazi rejimine karşı direniş savaş...
Avusturyalı öğretmen ve Nazi rejimine karşı direniş savaşçısı Stefanie Kunke tutuklandı, sürüldü ve...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.