İstanbul'da kendisine sistematik olarak şiddet uygulayan ve 18 Nisan'da kendisini öldürme teşebbüsünde bulunan Yasin Avcı'yı öldüren Serap Avcı'nın ikinci duruşması, bugün İstanbul Küçükçekmece 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, Avcı’nın tutukluluk halinin devamına karar vererek bir sonraki duruşmayı 20 Mayıs’a erteledi.

Mahkeme heyeti, duruşmayı takip etmek için gelen kadın örgütü temsilcilerinin duruşmanın başından itibaren salonda bulunmalarına rağmen duruşmaya ara verdikten sonra salona alınması talebini “güvenlik” gerekçesiyle reddetti.

Artı Gerçek'in haberine göre duruşmada ilk olarak konuşan Serap Avcı’nın kardeşi A.V., yeğeninin Yasin Avcı’nın ailesi tarafından cenazeye götürülme bahanesiyle alınıp kendilerine bir daha gösterilmediğini ve çocuğun sağlık durumuyla ilgili bilgi alamadıklarını söyledi.

Serap Avcı aleyhinde tanıklık yapan F.Y., ifadesinde Serap Avcı’nın evliliğinde hiç şiddet görmediğini ileri sürdü. Serap Avcı’nın tanığa evine neden geldiğini sorması üzerine “Yasin beni dövecek, öldürecek diyerek evime geldin” şeklinde cevap vermesi dikkat çekti. 

Duruşmada tanık olarak dinlenen Serap Avcı’nın kardeşi H.M., ablasının şiddet gördüğü bir gün Yasin Avcı’nın kendilerini eve çağırdığını belirterek, “Anneni al, bizim eve gel’ dedi. Gittiğimizde ablamın kolu mosmordu. Yasin Avcı, son zamanlarda alkol içtiğinde kötü oluyordu. Yasin Avcı, eve kimse gelmesin diye bizi tehdit ederdi. Yasin’den boşanmak zor olurdu. Eğer boşansalar tüm aile olarak başka yere taşınmak zorunda kalacaktık. Ablam boşanmak istediğini söylediğinde Yasin herkese saldırıyordu ve tehdit ediyordu” diye konuştu.

Ardından Serap Avcı’nın kardeşi T.M. dinlendi. T.M. ablasının Yasin Avcı’yla evliliğine onay vermediğini belirterek “Ablam şiddet görmesin diye aramı iyi tutmaya çalıştım. Alkol alıp bana hakaret ederdi. Kız çocuğuma küfür ettikten sonra iletişimimi tamamen kestim. Yasin Avcı’nın beni gördüğünde söylediği son şey, “Bir daha ablanı ararsan kemiklerini kırar, kapının önüne atarım” oldu. Yasin Avcı, kendi öz kardeşine küfür eden bir insandı. Benim dükkanıma gelip, bana ağza alınmayacak hakaretler, küfürler etti. Yine bir gün dükkanımın önüne geldi, beni zorla arabaya bindirdi, “Sen kimsin de benimle konuşmazsın" ve ablamı arayıp “Benimle boşanacak mısın” diye sordu. Ablam başımızın belaya girmemesi için şiddet gördüğünü bize söylemezdi” ifadelerini kullandı.

Serap Avcı’nın kardeşi A.E. kaçırıldığı gece ablasının yanında olduğunu ifade ederek, “Ablam bir saate geleceğim diyerek yanımızdan ayrıldı ve bir daha ablama ulaşamadım. Aradan bir hafta geçtikten sonra Yasin Avcı, beni zorla aracına bindirip Filiz’in evine götürdü. Orada ablamın yüzünün çok kötü durumda olduğunu gördüm” dedi.

Serap Avcı’nın Avukatı Murat Tamaçin, karşı tarafın tanıklarının ifadesindeki çelişkilerin Serap Avcı’nın ifadesini doğrular nitelikte olduğunu belirterek, “Tanıkların hiçbirisinin evin içerisindeki ilişkiye dair görgü ve bilgisi olmadığı, Yasin Avcı’nın dışarıdaki arkadaşları olduğu ortada. Yasin Avcı tarafından ‘Benim karımı aramayın, evime gelmeyin’ diyerek müvekkilimin ailesiyle görüşmesi engellenmiş. Yasin Avcı, müvekkilimin kartlarını kullanarak ekonomik sömürü gerçekleştirdi. Müvekkilim hakkında yapılan icra takiplerinde 2 milyona yakın borcu var” dedi.

Serap Avcı’nın Avukat Gülyeter, “Serap’ın çocuğu cenazeden sonra bir daha ne akrabalarıyla görüşebiliyor, ne sağlığı hakkında bilgi alınabiliyor. Serap Avcı’nın neden şikayetçi olmadığı soruluyor. Erkek şiddeti, özel alanda, evlerin, kapalı kapıların ardında gerçekleşen ve şikayette bulunabilmek için öncelikle evden çıkılması gerek bir şey. Şiddete maruz kalan kişiler bunu tekrar yaşamaktan korktukları için şikayetçi olamıyorlar. Her boşanma kararında ölüm tehdidi alıyor, tanık beyanları bu durumu doğruluyor. Tahliye halinde müvekkilin etki edeceği hiçbir delil yok. Müvekkilin tahliyesini talep ediyoruz” diye konuştu.

Avukatların beyanlarından sonra söz alan Serap Avcı, evliliği boyunca gördüğü şiddeti hatırlatarak, “8 yıldır bu girdabın içindeydim, kendimi kurtarmak istedim ama battım. Şimdi Y. B.’ye sahip çıktıklarını söylüyorlar. Keşke bu bataklığın içinde birisi bana el uzatsaydı, hiçbiri yapmadı. Yasin bana ailemin yanında şiddet uygulamazdı ama onun ailesi her şeyi biliyordu. Ben o gece kendimi savundum ve oğlumu korudum” dedi.

Fotoğraf: MA