Geçtiğimiz yıl gündeme gelen ancak çocuk yaşta evliliklerin önünü açacağı ve kadın ve çocuklara yönelik cinsel suçlarda artış yaşanacağı tepkileri üzerine geri çekilen müftülere nikah kıyma yetkisi görüşülmek üzere meclis gündemine geldi. Tasarı yasalaşırsa il ve ilçe müftüleri de nikah kıyma yetkisine sahip olacak. Öneriye tepkiler var.

CİNSEL SUÇLAR GİZLENECEK

HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, il ve ilçe müftülerine nikah kıyma yetkisi verilmesini de kapsayan tasarı hakkında Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Tasarının yasalaşması halinde çocuk yaşta evliliklerin artacağı, cinsel suçların gizleneceği uyarısında bulunan Beştaş, şu sorulara yanıt istedi:
- Hükümetiniz müftülere nikah kıyma yetkisini veren bu düzenlemeye neden ihtiyaç duymuştur?
- Halihazırda belediyeler ve nikah memurları tarafından gerçekleştirilen evlenme akdinin yerine müftülerin bu eylemi gerçekleştirmesindeki pratik fayda ne olacaktır? Bu düzenlemenin kadın ve çocukların mağduriyetine yol açacağı hususu neden göz ardı edilmiştir?
- Kız çocuklarının küçük yaşta evlendirilmesi ülke gündeminde önemli bir yer iştigal ederken bu düzenleme ile erken yaştaki evliliklerin yaygınlaşacağı endişesini taşımıyor musunuz?
- Kadınların ‘imam nikahlı eş’ konumlarının getirdiği dezavantajlı durumun bu düzenleme ile artacağı ve imam nikahı ile evliliklerin yaygınlaşacağı ihtimali gözetildiğinde bu düzenlemenin amacı nedir?
- Öngörülen düzenleme ile kadınların ‘imam nikahlı eş’ konumundan kaynaklı hukuk ve yasalar önündeki dezavantajlı durumu bu düzenleme ile artmayacak mıdır?
- Çocuklara yönelik cinsel istismar vakalarının bu düzenleme ile görünmez kılınması mı amaçlanmıştır?
- Kadınların ve küçük çocukların maruz kaldığı cinsel saldırı suçlarını önlemek yerine müftülere nikah kıyma yetkisi veren bir düzenlemenin hayata geçirilmesi hükümet politikalarınızın bir yansıması mıdır?
- Söz konusu kanun tasarısını geri çekecek misiniz?

KADINLARI ÖLDÜREN POLİTİKALAR İLMEK İLMEK İŞLENİYOR

Ankara bağımsız Milletvekili Aylin Nazlıaka da bir açıklama yaparak tasarıya tepki gösterdi. Nazlıaka, erken yaşta evlilikler sorunun çok yakıcı biçimde yaşandığına dikkat çekerek “Yasa ve kanunlar ile erken yaşta evliliklerin önü alınmaya çalışılsa da atılan son adım iktidarın bu konudaki ikircikli tavrını göstermektedir” dedi.
Nazlıaka yasa tasarısına ve hükümetin tutumuna ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “Bir gece yarısı operasyonu ile ‘tecavüzleri AKlama yasası’ geçirmeye çalışan karanlık zihniyet bu kez Meclis yoluyla yapamadığını imamlar yoluyla yapmaya çalışmaktadır. Çocuk evliliklerinde Avrupa ikincisi olan ülkemiz bu ayıptan derhal kurtulmak zorundadır. Bunun yanı sıra Meclise sunulan bu yasa laikliğe vurulan büyük darbelerden biridir. Gerici politikalar kadınları öldürmekte, yok saymakta ve ötekileştirmektedir. Vahim olan ise bu politika iktidar tarafından ilmek ilmek işlenmektedir.
Adım adım din devleti kurmaya çalıştığınızın hepimiz bilincindeyiz. Ancak yakın tarihten çıkarmayı unuttuğunuz bir ders var: Dini siyasete alet eden her düşünce kaybetmeye mahkumdur!”

KADINLARIN HAKLARINI YİTİRMESİNE YOL AÇAR

Emek Partisi Ankara İl Başkanı İlke Işık da yaptığı açıklamada tasarının yasallaşması halinde yani din görevlisi olan müftüye nikah kıyması yetkisi verilmesi ile dini nikahın meşrulaşacağına dolayısıyla da kadınların evlilikten doğan resmi haklarında kayıplar yaşanacağına dikkat çekti. Işık, kadınların din görevlisi ve nikah memuru arasında tercih yapmak durumunda bırakıldığı koşullarda mahalle baskısı ve AKP’nin muhafazakarlaştırdığı ortam nedeni ile din görevlisinin tercih edilmek zorunda kalınacağını söyledi. Din görevlilerinin kadınlar ve kız çocukları ile ilgili açıklamalarını hatırlatan Işık, evlilik ritüellerinin de bu doğrultuda gerçekleşmesi, daha da ötesinde kadınların medeni hukuktan doğan haklarının tartışmaya açılması anlamına geleceğini belirterek “Zaten kadın erkek eşitsizliğinin ülkede temel meselelerden biri olduğunu düşündüğümüzde dini nikah kadınların evliliğe daha eşitsiz başlamasına neden olur. Bu durum imam nikahını resmileştirir, imam nikahı esas nikah haline gelebilir ve bu da kadınların evlilikten kaynaklı haklarından mahrum kalmasını sonucunu yaratır” dedi.
Boşanmaların Önlenmesi Komisyonunda gündeme gelen konuların tek tek hayata geçirilmeye çalışıldığı uyarısında bulunan İlke Işık, bunun AKP hükümetin muhafazakarlaşma planının ve “yeni Türkiye’nin” kadınlara ciddi bir yansıması olduğunu vurguladı.
Işık ayrıca tüm kadınlara eşitlik için ve tasarının yasalaşmaması için mücadele çağrısında bulundu.

‘AKLINIZDAN BİLE GEÇİRMEYİN!’

Halkevci Kadınlar da müftülere nikah kıyma yetkisi verilmesini gündeme getiren yasa tasarısına karşı yaptıkları açıklamada “Kadın düşmanı dinci bir diktatörlük kurma yönünde atılmış yeni bir adımdır” değerlendirmesinde bulunarak “Tüm kadınları uyanık olmaya ve dayanışmaya çağırıyoruz” denildi.
Dini nikahın çocuk evliliklerini yaygınlaştırdığına dikkat çekilen açıklamada, “Salgın hale gelen çocuk istismarı vakalarına karşı, cinsel eğitim ve istismardan korunma eğitiminin yaygınlaştırması gerekiyor. Ama iktidar eğitimi gericileştiriyor. Eğitimdeki dinci gericileşme kadın düşmanlığını daha da tetikliyor. İmamlara resmi nikâh kıyma yetkisi verilmesi kadın düşmanı dinci bir diktatörlük kurma yönünde atılmış yeni bir adımdır” değerlendirmesi yer aldı ve bu tasarının Medeni Kanunda elde edilen diğer hakların yok edeceğine dikkat çekildi.
Açıklamada, tasarının AKP tarafından daha önce de gündeme getirildiği hatırlatılarak aktarılıyor ve “AKP’yi uyarıyoruz: Aklınızdan bile geçirmeyin!” denildi.