Müftülüklere resmi nikah kıyma yetkisi verme değişikliği ve mağdur hakları yasa tasarısı, meclis alt komisyonundan ve İç İşleri Komisyonu’ndan geçti. Meclis gündemine yarın gelmesi bekleniyor. Biz de Ekmek ve Gül’de sıkça yer verdiğimiz bu konuyu bir bildiriyle Çankaya Seyran pazarında kadınlara ulaştırdık. Çoğu kadının haberi olmadan geçirilmeye çalışılan bu yasa tasarısını Ankara’da bir pazar yerinde kadınlara sorduk.

HASSASİYET BIKKINLIKLA BİRLEŞİYOR: ARTIK YETER DAHA NE YAPACAKLAR?

Geçirilmeye çalışılan yasa tasarısıyla birlikte kadınların karşısına ne çıkacağını birlikte konuştuğumuz bu pazar yerinde her kesimden kadının değişikliğe farklı açılardan tepkileriyle karşılaştık. Birçok kadının bu değişiklikten haberi yoktu, öğrendiğinde ise şaşırdı ve öfkelendi. “Benim 21 yaşındaki kızım nişanlandı ben ona erken diye üzülürken 12 yaşındaki çocuğun evlendirilmesinin onaylanması ne demek? Bu çocuklar evliliği oyun oynarken mi öğrenecek?” diyen kadınlar “kendi çocuklarını da 12 yaşında evlendirecekler mi?” sorusunu da sordu. Özellikle küçük yaşta evlilik ve çocukların gençlerin her yaştan kadının tecavüzcüsüyle evlendirilmesine karşı duyulan hassasiyet bıkkınlıkla birleşiyordu. “Artık yeter, daha ne yapacaklar” endişesinin yanında tepkisini nereden duyurabileceğini bilemeyen, duyursa da engel olamayacağını düşünen, aslında bir çıkış, bir mücadele yolu arayan bir tablo vardı. 

KADINLAR KENDİ HAYAT HİKAYESİNDEN YOLA ÇIKARAK TASARIYI DEĞERLENDİRİYOR

Bahsettiğimizin dışında kendi hayat hikayesinden yola çıkarak kadınların şiddete uğramasının önlenmesi için meclisin bir karar almasını isteyen genç bir kadın içini oracıkta bize döktü. Eşinden ayrılan ve dört çocuğuyla nafakasız, güvencesiz, yardımlarla geçinmeye çalışan bu genç kadın ayakta durmanın da yollarını arıyordu. Büyük ölçüde kadın, kadınlarla ilgili yasa değişikliğinden bahsettiğimizi duyunca bildiriyi aldı ve açıklamalarımızı dinleyip sohbet etti.

Eşinden çekindiği için veya bizi “karşıt görüş” olarak algılayıp kendini kapattığı için iletişim kuramadığımız kadınlar da oldu. Fakat geneli ilgi gösteriyordu ki kadınların kendilerini ilgilendiren konuların takipçisi ve imkanları olduğunda değiştiricisi olduğunu biliyoruz.

SAMAN ALTINDAN SU YÜRÜTEN TASARI

Hiç bir kadının haberi olmadan, hiç bir kadın örgütüne danışılmadan ve aşağısında toplumun dengelerini alt üst edecek bu yasa tasarısı ve kanun değişiklikleri derhal geri çekilmelidir. Kadınların hayatlarında onarılmaz yaralar açmak yerine “siz ne istiyorsunuz” yaklaşımıyla yola çıkılacak düzenlemeler bütün toplumun nezdinde kabul görecektir. Meclisin ilk açılışıyla birlikte kadın haklarını budamaya dönük “hem de saman altından su yürüterek” atılan bu adımlar, yasa çıkarıcı eril iktidarın bile ayaklarına dolanacaktır. Tabi önce kadınların yaşamlarından çalarak...