Şiddet gören bir kadına şiddeti izleme ve önleme merkezlerine, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı il müdürlüğüne, karakol veya jandarma komutanlığına, belediyelerin kadın danışma merkezlerine başvurması öneriliyor. Ancak tüm bunları yapmanıza rağmen 6284 sayılı Kanun etkin uygulanmıyorsa, İstanbul Sözleşmesi hakkında bilginiz yoksa, üzerinizdeki baskı ve şiddet önlenmemişse ne yaparsınız, ne düşünürsünüz?

Şiddet uygulayan failin elinden bıçağı alıp kendini korumaya çalışan bir kadın olarak dava edilirseniz ne yaparsınız?

Bu sorduğumuz sorular 9 yıldır evli olduğu erkek tarafından şiddet gören bir kadının hayatına ilişkin. İşte defalarca şiddete uğrayan, kafasında kist oluşan, 7 çocuğuna bakmaya çalışan bir kadının yaşadıkları.

ŞİDDET KALICI HASAR BIRAKTI

Evliliği boyunca eşi H’den sistematik olarak şiddet gördüğünü anlatan kadın, beyninde kist kafatasında ise kırık olduğunu anlatan kadın; “Eşim şiddet uyguladığında karşılık verdiğim için 2 bin 700 TL asli cezam var, vermediğim takdirde hapse gireceğim” diyor.

Şiddete maruz kaldığında ilgili yerlere başvurmasına rağmen henüz sonuç alamadığını söyleyen kadın, “Kadına yönelik şiddete karşı devletimiz hiçbir şey yapmıyor, dahası biz kadınlar şiddete karşı durduğumuz için de ceza yiyoruz. 15 senelik evliyim. 9 senemin her günü şiddetle geçti. Beynimdeki kistten dolayı felç geçiriyorum diye fazla karışmıyordu. Üç yıldan bu yana tekrar şiddete başvurdu” diye anlatıyor.

'CEZASIZLIK ŞİDDETİ ARTIRIYOR’

Çocukların ihtiyaçlarını karşılayamadığını belirten kadın, serada çalıştığını ve saat başına 100 TL aldığını anlatıyor. Çalıştığı sera işi ise sürekli değil, en fazla haftada iki gün çağırılıyor işe. Esnek çalışma koşullarında geçimin mümkün olmadığını, güvenceli bir iş aradığını söylüyor. Boşanmak istediği eşi H’nin boşanma davası açıldıktan sonra tehditlerini sürdürdüğünü anlatan kadın, “Tek başıma çabaladım, tek başıma ayakta durmaya çalıştım” diyor ve ekliyor: “Kiramı çıkarmaya çalışıyorum. İş bulamıyorum. Büyük oğlum 19 yaşında, iş bulamıyor. Çocukların ihtiyaçlarına yetiştiremiyoruz.”

Lise çağındaki kızının evde çocuklara bakmak için açık liseye kaydolduğundan bahseden kadın, “17 yaşındaki oğlum çıraklık yapıyor. Sosyal hizmetlere başvuru yaptım, yardım etmeleri için bir sürü evrak doldurdum, gelip eve bakacaklar. En azından bu durumdaki kadınlara iş imkanı sunmalarını istiyorum. Bu sayede 14 yaşındaki çocuğum okula gider” diye konuştu.

Kadına yönelik şiddetin çözümüne dair adım atılmadığını ifade eden kadın, “Kadınların sırtından zulümlerini eksik etmiyorlar. Ceza almıyorlar çünkü bir takım, bir kravat yetiyor. Tahrik diyorlar. Şiddet uygulayanlara, taciz faillerine yeterli ceza verilse bunlar önlenebilir” dedi.

Fotoğraf:Ekmek ve Gül