Eyüpsultan ilçesinde yol kenarındaki bir valizde cesedi bulunan üniversite öğrencisi Ayşe Tokyaz’ın ölümüyle ilgili soruşturma devam ediyor.

22 yaşındaki Ayşe Tokyaz'ın öldürülmesine ilişkin soruşturmada 4 polis ve 1 özel güvenlik amiri gözaltına alındı. Şüpheliler, tutuklanma talebiyle adliyeye sevk edildi.

Delil karartma suçlaması

Şüpheli 2 polis ve 1 özel güvenlik amiri çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Diğer 2 polis memurunun işlemleri sürüyor.

Söz konusu 5 kişiye "delil karartma" suçlaması yöneltiliyor.

İhraç polis memuru Cemil Koç tarafından öldürülen Tokyaz'ın ölümüyle ilgili şu ana kadar 7 kişi tutuklandı.

2025’in ilk 6 ayında 15 kadın adli sicil kaydı olan erkekler tarafından öldürüldü!
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP), 2025 yılının ilk altı ayına ilişkin raporunu göre, bu yılın ilk yarısında erkekler tarafından 136 kadın öldürüldü, 145 kadın ise şüpheli şekilde ölü bulundu. Platformun verilerine göre, öldürülen kadınlardan 26’sı 25 yaşından küçüktü. Cinayetlerin 78’i ateşli silahlarla, 36’sı kesici aletle, 11’i boğularak, 6’sı darp edilerek, 3’ü yakılarak öldürüldü. 2 kadının ölüm şekli ise tespit edilemedi. 2025’in ilk altı ayında hayatını kaybeden 15 kadın, daha önce adli sicil kaydı bulunan erkekler tarafından öldürüldü. 9 kadın ise koruma kararına rağmen yaşamını yitirdi. Devletin vermiş olduğu bu kararların etkili şekilde uygulanmaması, kadınların korunmasında ciddi zaaflar olduğunu ortaya koydu. Platform, öldürülen 123 kadınla ilgili olarak tedbir kararı alınıp alınmadığının tespit edilemediğini belirtti. Bu durumun, kadınların kendilerini koruyabilecekleri mekanizmalara erişimde yaşadıkları sıkıntılara işaret ettiği vurgulandı. Cinayetlerde yaşamını yitiren kadınlardan 65’inin çocuğu vardı, 2’si ise hamileydi. 58 kadının çocuk sahibi olup olmadığına dair bilgiye ise ulaşılamadı.

Şiddete surat çeviren devlet

Ayşe’nin kız kardeşi Esra Tokyaz daha önce defalarca gittiği, Ayşe’nin Cemil Koç tarafından alıkonularak şiddete maruz bırakıldığını anlatmasına rağmen kıllarını kıpırdatmayan polisleri ve yetkilileri görmüştük. Şimdi öğrendiklerimizle bir kez daha anlıyoruz ki kadınların yaşam haklarını korumakla yükümlü olan, iktidarın sık sık “bakın şiddete sıfır tolerans gösteriyoruz” diyerek gururla anlattığı ancak Esra’nın sesini duymayan, şiddete surat çeviren devlet mekanizmaları ve kolluk güçleri, Ayşe’nin katilini kollayan, delilleri karartan bir şekilde bir cinayetin nasıl ana sorumluları olduklarını göstermişlerdir. Eğer başta Esra olmak üzere kadınlar, Ayşe’nin ölümünün aydınlatılması için bu kadar mücadele etmeseydi, Ayşe’nin katilini saklamaya çalışanlar bir başka kadının daha yaşadığı şiddete sırt çevirirken ya da katili kollarken kendi statülerini ve görevlerini kullanacaklardı.

Şimdi ise, Ayşe’nin ölümünün tüm detaylarıyla aydınlatılması, devlet kurumlarının, yetkililerinin ve kolluk kuvvetlerinin nerede nasıl ihmaller ve delilleri karartmak için ne yaptığının anlaşılması ve Ayşe için adaletin sağlanması için kadınların birlikte bir mücadeleyi örgütlemesi her zamankinden daha elzem. O yüzden soruyoruz, delilleri karartanlar, Cemil Koç’a yardım eden polisler, devlet görevlileri kimlerdir? Esra’nın ısrarlarına rağmen Ayşe’yi şiddetten korumayan, görevini yerine getirmeyen savcı, polis, kamu görevlileri kimlerdir? Ayşe’nin yaşadığı şiddetin de cinayetinin de gizlenmesinde kamu görevlilerinin parmağı varken devlet, Ayşe’nin katili ve işbirlikçilerinin, Ayşe’nin ölümüne neden olan ihmaller zincirinin her bir halkasındaki kamu görevlilerini açığa çıkarıp yargılayacak mıdır? Bugün Ayşe ve katledilen tüm kız kardeşlerimizin katledilmesinin bir parçası olan devlet mekanizmaları, övünerek bahsettikleri “sıfır toleransı” gerçekten bu davada uygulayacak mıdır? Bu soruların cevaplarını ne yazık ki geçmişte katledilmiş kız kardeşlerimizin davalarında ancak ve ancak mücadele ederek ve birlikte sorarak öğreneceğimizi gördük. Bugün de bunu yapacağız, Ayşe'nin ölümünün tüm sorumluları yargılanana ve adalet yerini bulana kadar mücadelemize devam edeceğiz.

Fotoğraf: DHA