Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS), aşılanmanın her yıl milyonlarca insanın hayatını kurtardığını belirterek aşı yaptırılması çağrısında bulundu.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından nisan ayının son haftası olarak belirlenen Aşı Haftası'nda Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS), toplum sağlığı için aşılanma çağrısında bulundu. TEİS Genel Başkanı Nurten Saydan yaptığı yazılı açıklama ile aşılamanın her yıl milyonlarca insanın hayatını kurtaran en başarılı, etkili ve düşük maliyetli bir sağlık hizmeti olduğuna dikkat çekerek, "Bugün hâlâ dünyada yaklaşık 20 milyon aşılanmamış veya eksik aşılı çocuk bulunuyor" uyarısını yaptı. Saydan, Türkiye’de de aşı karşıtlığının her yıl arttığına değinerek, aşılanmanın yalnızca çocukları değil birkaç kuşak sonrasını da koruduğunu belirtti ve bu konunun ailelerin inisiyatifinde olmaması gerektiğini dile getirdi.

Kovid-19 salgınıyla da aşılamanın hayat kurtarıcı olduğunun bir kez daha görüldüğünü ifade eden Saydan, "Aşılama dünyada ve ülkemizde bulaşıcı hastalıklara karşı en önemli koruyucu sağlık hizmetidir. Her zaman, bir hastalığı önlemek, hastalık oluştuktan sonra onu tedavi etmekten daha iyidir. Aşılanmanın bir hedefi kendimizi korumaksa, diğer önemli hedefi de etrafımızdaki insanları koruyarak toplumun bağışıklık sistemini sağlamaktır" diye belirtti.

"BÜYÜK ÖLÜMLERE YOL AÇAN SALGINLAR AŞILAMA İLE YOK EDİLDİ"

İnsanlık tarihinde büyük salgınlara ve ölümlere yol açan çiçek, çocuk felci gibi hastalıkların aşılama ile yok edildiğine değinen Saydan, “Son yıllarda tüm dünyadaki toplumlar arasında dini, politik veya coğrafi gerekçelerden bağımsız olarak bebeklik ve çocukluk çağı aşılarını reddetme, aşı yaptırmaya ilişkin tereddütleri arttırıyor. Küresel dolanımın artması, göçler, savaşlar gibi nedenlerle ve aşılanmamış veya eksik aşılı kişiler aracılığıyla aşı ile önlenebilen bulaşıcı hastalıkların görülme riski yükseliyor” diye seslenerek DSÖ’nün Türkiye’deki kamplarda kalan Suriyeli mültecilerde kızamık, verem ve çeşitli bulaşıcı hastalıklar rastlandığı uyarısına dikkat çekti.

"AŞILAMA YALNIZCA ÇOCUKLARI DEĞİL BİRKAÇ KUŞAK SONRASINI DA KORUR"

Saydan, aşı karşıtlığının toplum sağlığını olumsuz etkilediğini söyleyerek “Aşı karşıtlığının bilimsel bir dayanağı olmadığı gibi çocuklarımızla birlikte tüm toplumun sağlığı hiçe sayılıyor. Çocukların aşılanmasındaki hukuki ve vicdani mesuliyet ailelerin inisiyatifinde olmamalı” dedi. Türkiye’de aşı karşıtlığının her artmasının ise toplum sağlığını tehdit etmeye başladığını aktaran Saydan, “Çocuklarına aşı yaptırmayan ailelerin sayısı 2014’te bin 370, 2015’te 5 bin 91, 2016’da 11 bin 470 iken bu sayı 2017’de 23 bini geçti. Türkiye, yüzde 28,3 ile dünyada en yüksek çocuk nüfus oranına sahip 97’inci ülke. Çocuklarına aşı yaptırmayan aileler, ülkemizdeki tüm çocuklarımızı riske atmış oluyorlar. Aşılama yapılmadığı takdirde artık ülkemizde görülmeyen hastalıklar tekrar ortaya çıkar. Şu anda kontrol altına alınmış hastalıklarla ilgili salgınlar yaşanır, daha fazla çocuk hasta olur ve daha fazla çocuk ve bebek ölümü yaşanır. Aşılama yalnızca çocukları korumaz, çocukların torunlarını ve birkaç kuşak sonrasını da korur” uyarısında bulundu.

Aşılama hizmetinin her çocuğun hakkı olduğunu belirten Saydan, “Vatandaşlarımıza kendilerinin ve çocuklarının aşılarını kontrol için aile hekimlerine danışmalarını, eksik olan, zamanı gelmiş aşılarını kontrol etmeleri gerektiğini hatırlatarak, toplum sağlığı için aşılanmak gerektiğini bir kez daha önemle hatırlatıyoruz” dedi.