Şili’de kadınların “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” dolayısıyla hazırladığı “Las Tesis” dansı, dünyanın birçok ülkesinde yankı uyandırmış ancak Türkiye’deki protestoların çoğu polis müdahalesi ile karşılaşmıştı. Antalya Kadın Platformu üyelerinin eylemi de polis tarafından engellendi. Kazım Özalp Caddesi’ndeki Attalos heykeli önünde bir araya gelen yaklaşık 100 kadın, “Yaşamak istiyoruz” yazılı pankart açarak dans etmek istedi. Polis, eyleme “dans sırasında söylenecek sözlerin içeriği” bahane ederek izin vermedi. Çevik kuvvet polisleri, kadınları çember içine alarak bekledi.

‘TÜM BASKI AYGITLARIYLA KARŞIMIZDA DURUYORLAR’

Kadınlar, engelleme üzerine basın açıklaması gerçekleştirdi. Antalya Kadın Platformu adına açıklama yapan Devrim Mol, özgürce yaşamak istediklerini ve susmayacaklarını söyledi.
Mol, dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir durum ile karşı karşıya olduklarını belirterek “Nedir dansımızı yasaklayan şey? Biz açıklayalım; çünkü bu dans kadınlar için özgürlük anlamına gelirken, iktidar için kadınların itaatsizliği anlamına geliyor. Onlar tüm baskı aygıtlarıyla polisiyle, TOMA’syla, gözaltı ve cezalarıyla karşımızda duruyor” ifadelerini kullandı.

‘FAŞİZMDEN BESLENEN GÜRUHLAR TARAFINDAN HEDEF GÖSTERİLİYORUZ’

Kadınların susturulmaya ve sindirilmeye çalıştığını vurgulayan Mol “Havuz medyası, yasakçı valisi, bakanı, milletvekili, TGB ve Ülkü Ocakları gibi faşizmden beslenen güruhlar tarafından hedef gösteriliyoruz. Ama bilsinler ki biz kadınlar hiçbir zaman baskıya boyun eğmedik, yine eğmeyeceğiz” dedi.
Katillerin cezalarının iyi hal indirimleriyle kuşa çevrildiğini söyleyen Mol “Kadınları her ne pahasına olursa olsun ‘evlilik içinde tutmak’ için devlet, yargı, kolluk faillerle el ele vererek kadınların başka bir yaşam kurma çabası önüne ceberutça geçti, bunu bir devlet politikası olduğu açıkça ortaya çıktı” diye konuştu.

‘KAZANILMIŞ HAKLARIMIZI ALAMAZSINIZ’

2019 yılında özellikle İstanbul Sözleşmesi’ne, nafaka hakkına dönük örgütlü saldırıya iktidar tarafından kol kanat gerildiğini belirten Mol “8 Mart’ta ve 25 Kasım’da Türkiye’nin birçok ilinde kadınlar sokağa ve özgürleşmeye yürüdüler. Gerçek adaleti sağlamak için adliye önlerindeydik. Ellerimiz birbirine değdi. Seslerimiz iç içe geçti daha gür ve daha güçlü oldu. Kazanılmış haklarımızı alamazsınız. Biz kadınlar haklarımızın sonuna kadar takipçisi olacağız ve savunacağız” diyerek sözlerini noktaladı.
Açıklamanın ardından kadınlar, yaşamını yitiren kadınlar için saygı duruşunda bulundu.