Cezaevlerinde artan hak ihlallerine her geçen gün bir yenisi eklenirken, mahpusların maruz kaldığı işkenceler ayyuka çıkmış durumda. Cezaevlerinin temel gündemini hasta mahpuslar oluştururken, mahpusların sıklıkla maruz kaldığı bir diğer hak ihlali ise cezalarını bitirmelerine rağmen “İdare ve Gözlem Kurulu” kararıyla tahliyelerinin keyfi ve absürt gerekçelerle engellenmesi.
SİSTEMATİK ENGEL!
29 Aralık 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanan ve 1 Ocak tarihi itibariyle yürürlüğe konulan, “Gözlem ve Sınıflandırma Merkezleri ile Hükümlülerin Değerlendirilmesine Dair Yönetmelik” kapsamında, “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun”daki esaslar dahilinde “hükümlülerin gözlem ve sınıflandırmaları ile durumlarına uygun infaz rejimini belirlemek üzere gözlem ve sınıflandırma merkezleri” oluşturuldu. Kararın ardından Türkiye’deki tüm cezaevlerinde oluşturulan “İdare ve Gözlem Kurulları”, birçok siyasi mahpusun hükmü bitmesine rağmen, “siyasi koğuşta kalması”, “pişmanlık göstermemesi”, “PKK Lideri Abdullah Öcalan hakkında görüş ve düşünceleri” gerekçe gösterilerek tahliye edilmelerini engelliyor.
3 KADIN MAHPUSUN TAHLİYESİ İKİNCİ DEFA ENGELLENDİ
Keyfi uygulamalarla gündeme gelen cezaevlerinden biri olan Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Rojdan Erez, Hanım Yıldırım, Jiyan Ateş ve Berrin Sarı da cezalarını bitirdiği halde İdare ve Gözlem Kurulu kararı gerekçe gösterilerek tahliye edilmeyen siyasi mahpuslar arasında. Hanım Yıldırım ve Rojdan Erez 25 Ekim’den, Jiyan Ateş 27 Ekim’den, Berrin Sarı ise 20 Aralık’tan bu yana keyfi bir şekilde cezaevinde tutulmaya devam ediliyor. 3 aydır tahliyeleri engellenen kadınların İdare ve Gözlem Kurulu’nun ikinci bir kararıyla tahliyelerinin 3 ay daha ertelenmesine karar verildi.
TAHLİYE EDİLMEME GEREKÇELERİ ABSÜRT!
Jiyan Ateş ile Hanım Yıldırım’ın “İdare ve Gözlem Kurulu”na çıkmadıkları, “eğitim” veya “ıslah” paketini kabul etmedikleri, Rojdan Erez’in ise hiç evlenmediği halde başka bir adli hükümlünün cezası gerekçe gösterilerek “eşini öldürdüğü” ve “öldürdüğü erkeğin aile ve yakınları yönünden güvenlik tehdidi oluşturduğu” iddiasıyla tahliyeleri İdare ve Gözlem Kurulu tarafından engellenmişti. Berrin Sarı ise evraklarının mahkemeden henüz gelmediği gerekçe gösterilerek tahliye edilmemişti.
ARAMAYI ZORLAŞTIRMAK TAHLİYE EDİLMEME NEDENİ
Sincan Kadın Kapalı Cezaevi Müdürü’nün bu hakkı kendinde görerek kendini hem hakim hem savcı hem de polis olarak gördüğünü ifade eden Jiyan Ateş’in ablası Pınar Ateş, mahpusların keyfi bir gözaltı furyası dayatıldığını belirtti. Mahpuslara, pişmanlık dayatıldığını ve pişmanlıktan yararlanmayana kadar da cezaevinde kalmaya mecbur oldukları gibi bir baskı oluşturduklarının altını çizen Pınar Ateş, “Jiyan ve arkadaşlarının gardiyanların koğuş araması yaptığı sırada onlara engel olduğunu öne sürüyorlar. Böyle bir gerekçe sunarak tahliyelerini engelliyorlar. Aramayı rahat yapmalarına engel oluyormuş. Bu gerçek dışı bir şey. Gardiyanlar, tutsaklar karşı çıktığında her yeri dağıtan ve tutsaklar hakkında tutanak tutan insanlar. Ama haklarında buna dair bir tutanak bile yok. Jiyan böyle bir durumun olmadığını ve bu konuda herhangi bir disiplin cezasının dahi olmadığını söylüyor” sözlerine yer verdi.
DEZENFEKTAN İSTEMEMEK DE SUÇ
İkinci olarak sunulan gerekçenin de erkek gardiyanların koğuşu dezenfekte etmeye geldiği sırada Jiyan Ateş ve arkadaşlarının onlara “Gerek yok dezenfekte sıkmayın” dediği iddiası olduğunu ifade eden Pınar Ateş, “Böyle bir şey yok. Arada dezenfekte sıkmaya gelip gidiyorlarmış ve herhangi bir karşı çıkma durumu da söz konusu değilmiş. Ama güya dezenfektan istemediği ve arama yapılmasını engellediği için tahliye edilmiyor” diye belirtti.
OLMAYAN AKTİVİTELERE ÇIKMAMAK TAHLİYEYE ENGEL
Pınar Ateş, kardeşi Jiyan’ın idare tarafından tahliyesinin engellenmesine gerekçe olarak sunulan üçüncü bir nedeni ise şöyle anlattı: “Pandemiden dolayı bütün sosyal aktivite ve faaliyetler durmuş durumda. ‘Siz neden spora, resme, müziğe ve herhangi bir faaliyete çıkmıyorsunuz?’ diye sormuşlar. Jiyan da ‘Ortada bir faaliyet var mı ya da biz çıkabiliyor muyuz ki siz bizim çıkmadığımızı iddia ediyorsunuz’ demiş. Böyle bir şey yok. Dezenfekte istemedikleri, olmayan sosyal faaliyetlere çıkmadıkları ve gardiyanların arama esnasında işlerini zorlaştırdıkları gerekçesiyle tahliyeleri 3 ay daha ertelenmiş.”
Mahpuslar maruz kaldıkları bu hak ihlalleri karşısında kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.
Haber: Jinnews
Fotoğraf: MA
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.