barış
Koronavirüs nedeniyle sokaklarda Newroz kutlayamayan yan yana gelemeyen Esenyalı Mahallesi’nde kadınlar, ‘Koronaya inat yaşasın Newroz’ diyerek seslerini birleştirdi.
Edremit Kent Konseyi Kadın Meclisinin çağrısıyla bir araya gelen kadınlar savaş değil barış istediklerini belirttiler.
İzmir Foça’da kadınların barış talebini dile getirmek için yaptığı eyleme polis slogan atılmasına izin vermedi. Kadınlar barış talebini dövizlerle dile getirdi.
1999 yılında başlattıkları mücadeleyle ‘barış’a büyük katkı sunan Barış Anneleri 20. yıllarında İstanbul’da bir buluşma gerçekleştirdi. Anneler ‘Biz sözün gücüne inanıyoruz, İlle de barış’ dedi.
Birileri gücüne güç katacak, ülkesinde kaybettiği oyları yeniden toparlayacak diye çocuklara bunları yaşatmaya hakları var mı? Ya savaşı seyreden bizlerin o çocuklara karşı sorumluluklarımız...
Sonuçta toplar, tüfekler, ağır silahlar olunca üstüne bir de ölümler gelince, metal işçisi kadınlar buna ‘harekat’ demedi, ‘savaş’ dedi.
“Şu anda savaşla ekonomik krizi gölgelemeye çalışıyorlar. Savaşın ve ekonomik krizin yükünü bize yıkıyorlar. Tüm gelirler savaşa harcanıyor. Sonunda savaşın kazananı belli.”
Savaşın vahşetini duyarsızlaştırıcı bir açıklıkla resmetmek yerine ‘etkileyici/hakiki’ olmanın çocuk odaklı yolları üstüne incelikle düşünmek daha uygun görünüyor.
Savaşın vahşetini duyarsızlaştırıcı bir açıklıkla resmetmek yerine ‘etkileyici/hakiki’ olmanın çocuk odaklı yolları üstüne incelikle düşünmek daha uygun görünüyor.
Savaşın haklı ve kazanan tarafı olmadığının objektifiyle gösteren fotoğraf sanatçısı Zehra Saleki, çalışmasını savaşta ölen ve savaş raporlarında isimleri kaybedilen binlerce çocuğa ithaf ediyor.
Alman sanatçı Udo Lindenberg’ın tarihi dizeleri bugünü ne de güzel anlatıyor: ‘Kimse ölmek istemez, bu açık / Niçin savaşlar var o zaman?’
Barış ve çatışma sürecinde kadınların üstlendikleri roller nelerdi? Seslerini duyurmak için ne gibi eylemler düzenlediler? Barışın öznesi olmak için neler yaptılar?
Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye başlattığı operasyon nedeniyle bölgeden göç etmek zorunda kalanların sayısının 200 bine ulaştığını açıkladı.
‘Barış Pınarı Harekatı’na ilişkin basın açıklaması yapan Ankara Kadın Platformu, yönetememe krizi yaşayan iktidarın savaşa başvurduğunu belirterek tüm kadınları barış talebini büyütmeye çağırdı.
Barış için gittikleri 10 Ekim Ankara mitinginde IŞİD saldırısı sonucu çocuklarını kaybeden anneler barış çağrısı yapıyor: ‘Biz çocuklarımızı barış için kaybettik, yine de barış diyoruz.’
Türkiye’nin başlattığı operasyona tepki gösteren kadınlar, Êzidîlere katliamının travmasının hâlâ devam ettiğini hatırlatarak, ‘Kadınlar barış istiyor’ dedi.
Ülkenin en kanlı katliamlardan biri olan Ankara Katliamı’nın yıl dönümünde ‘güvenli bölge’ oluşturmak adıyla yapılan harekat, IŞİD’e güvenli bir alan, yayılma olanağı yaratılmasına imkan verecek.
‘Barış Pınarı Harekatı’ olarak adlandırılan operasyona kadınlardan yükselen ses ‘Savaş değil, barış; ölüm değil, yaşam’ oldu.
‘Kadınlar Barışı Konuşuyor’ başlıklı panelde bir araya gelen kadınlar, barışın, barış dilinin inşa edilmesinin, güçlendirilmesinin önemine dikkat çekildi.
Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikasının da, ekonomik kriz ve krizin etkilerinin de en çok canını yaktığı kesim emekçi Kürt kadınları, çünkü burada yoksulluk katmerli olarak karşımıza çıkıyor.
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.