Taleplerimizle gürleyeceğiz şimşeğin tepesine
Dergimizin Temmuz sayısı, işçi ve emekçi kadınların Şimşek programının karşısında yaşadıklarını anlattığı, mücadele örneklerini yansıtan yazılarla bezeli.

Temmuz sıcağı bir başkadır. Bazı bölgelerde nemle boğar, bazı bölgelerde kuru havayla tenimizi yakar. Bu yakıcı ve boğucu sıcakta biz yaşamaya; bir apartmanın merdivenlerini silmeye, “tasarruf edilecek” diye kliması açılmayan bir fabrikada çalışmaya, biraz cereyan yapsın diye tüm camlarını açtığımız evimizde aman cama yaklaşmasınlar diye çocuklarımızı gözlemeye devam ederiz.

O sırada bir şimşek çaktığını görürüz. Ama bu şimşek havayı serinleten; yağmuru, bereketi getiren bir şimşek değildir. Bir gök gürültüsü patlar: “Türkiye’de asgari ücret düşük değil.” Bir şimşek çakar temmuzda zam olmayacağı havada yankılanır. Bir şimşek çakar daha fazla vergi ister; kadınların kuru ekmeğinden, çocuğunun rızkından, giydiği kıyafetten, sağlığından tasarruf etmesini söyler. Temmuzun bu sıcağında hayatta kalmaya çalışan işçi ve emekçi kadınların durumu budur işte. Şık masalarda yan yana gelerek poz veren şimşek bozuntuları kendi iktidarları, kendi kârları için boğar işçi ve emekçi kadınları. Ancak kadınlar da bu yaşadıklarının farkına bazen yavaşça bazen hızla varır; bu şimşeklerden bir bereket geleceği yoktur. O halde bu bereketi kadınlar, şimşeklerin üstünde “temmuzda zam, insanca yaşam” talepleriyle gürleyerek kendileri getirmelidir.

***

Dergimizin Temmuz sayısı, işçi ve emekçi kadınların Şimşek programının karşısında yaşadıklarını anlattığı, kendi kız kardeşleri ve sınıf kardeşleriyle yan yana gelerek bereketi işçi ve emekçiler için getirmeyi istediğini, buna çabaladığını anlatan yazılarla bezeli. Telefonuna gelen borç mesajlarıyla yüzleşirken zam isteyen, kendi geçimini sağlamak isterken dolandırılan ve kız kardeşlerini uyarmak isteyen, enflasyonun altında ezilirken çocuğu için kreş talep eden, kayyum siyasetine karşı halkların iradesini savunan kadınların sesleri gürlüyor dergimizde.

Umuyoruz ki temmuz sayımız, kız kardeşlerimizin “insanca çalışma, insanca yaşam” talebinin yankılanmasını engellemek isteyen; bunun için düşmanlığı, nefreti örgütleyenlere karşı daha güçlü bir şekilde yan yana gelmeyi hatırlamaya ve daha güçlü gürlediğimiz günler için daha çok bir araya gelmemize vesile olur.

Fotoğraf: Ekmek ve Gül