Uzun bir süredir Ankara, Mamak’ta çaldığımız her kapıda yoksulluğun farklı biçimleriyle karşılaşıyoruz. Kadınlar özellikle yaz mevsiminin büyük bölümünü memleketlerinde geçireceklerini veya memleketlerinden yeni döndüklerini söylerken şehirde hiçbir şeye para yetiştiremediklerinden dem vuruyorlar.
Okulların yaz tatiline girmesi bile çocuklara beslenme hazırlamadıkları için bir avantaj olarak değerlendiriliyor. Kapıda sohbet ettiğimiz her evde laf lafı açıyor ve sohbet Mehmet Şimşek’in açıklamalarına geliyor. “Neyi başardı bu adam? Ülke batarken bizim omuzlarımıza basıp çıkmayı mı?” diyor kadınlardan biri.
Krizin tüm faturasının işçilerin, emekçilerin omuzlarına yüklendiği konusunda, asgari ücretin bugün değil bir ailenin, bir kişinin geçinmesi için bile çok az olduğu konusunda hemfikir oluyoruz. Fakat bu koşullardan nasıl sıyrılacağımız konusunda farklı şeyler söylense de ağırlıklı olarak “Bir şey olmaz, hiçbir şey değişmez” sözlerini duyuyoruz. Baktığımızda her evde yoksullukla baş etmek için farklı yöntemler denendiği, evin farklı giderlerinden tasarruf edilmeye çalışıldığını gözlemliyoruz. “Asgari ücrete zam yapılmalı” dediğimiz her konuşma “Ama olmaz, yapmazlar” diye bitiyor.
Sohbete durduğumuz her kapıdan benzer cümleler duyuyorken yaşadıklarımızda ortaklaştığımızın farkına varmak, gücüne ve değiştirebileceğine inanmak taleplerimizi mümkün kılmanın yolunu açacak. Sorunlarımızı, yaşadıklarımızın sebeplerini ve çözümlerini konuşabileceğimiz alanlar bu değişimin önünü açmak için önemli bir yerde duruyor. İşte bu yüzden alanlarda yan yana gelmemiz gerekir.
Krizin yükünü “Temmuz’da zam yok!” diyerek katlayarak bizlerin sırtına yükleyen Şimşek’in mali programları ve AKP’nin politikalarına karşı “Ücretlere zam şart!” diyoruz ve 7 Temmuz, saat 17.00’de Sincan Kent Meydanı’nda buluşuyoruz.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.