En son yıllar önce kitap okumuştum. Özak’taki ağır çalışma koşulları nedeniyle sosyal hayatımız yoktu. Bırak kitap okumayı, ailemizle ne zaman birlikte vakit geçirmiştik hatırlamıyordum. Direnişle birlikte adeta hayata döndük, güneşi gördük, insanlarla muhabbet ettik. Direnişin sonlarına yakın BİRTEK-SEN Genel Sekreteri Mikail Kılıçalp ile tanıştık. O Ünaldı direnişinde öncü işçilerden biriydi. Verdiğimiz mücadeleyi görünce “Biz de aynı şeyleri yaşadık” dedi, sohbet ilerledikten sonra bana bir kitap hediye etti. Uzun zaman sonra ilk defa kitap okuyacaktım. Aslında biraz soğumuştum kitap okumaktan ama bana farklı bir hava katacaktı. Kitabın ismini duyunca biraz daha merak etmiştim. “Direnişi Nasıl Dokuduk?” kitabıyla okumaya yeniden başladım. Kitabı okudukça direniş sürecindeki eksiklerimizi de gördüm. “Burada yanlış yapmışız, burada böyle olması gerekirdi” dedim okurken kitabı. Yıllar geçmiş olmasına rağmen aslında yaşananlar aynıydı. İşçi sınıfının mücadele etmekten başka şansı yoktu. Ünaldı direnişi Türkiye işçi sınıfı tarihine mal olmuş önemli bir direnişti, 20 bin işçiyle yapılan direniş bugün bu kitapla hayatımıza yansıyordu. Direnişi Nasıl Dokuduk’la başlangıcı yaptım.
Bu kitaptan sonra Sevda Karaca bana “Bir Kadın İşçinin Gençliği” isimli kitabı hediye etti. “Çok güzel bir kitap” demişti. Uzun zamandır okuyamayan ben, kitaplara merak salmıştım. Okudukça okuyasım geliyordu, geceleri yatmadan bir iki saatimi kitaba ayırıyordum. Yoldaşımın dediği gibi çok güzel bir kitaptı. Okurken kendimi kitabın içinde buldum. Yaşamıma çok benzer hikayelerden bahseden, yoksulluk koşullarını dile getiren, kadın olmanın zorluğunu anlatan bir kitap. Her sayfasında koşulların zorluğunu bir kez daha görüyor ve merak ediyordum. Tacize, sağlık sorunlarına karşı mücadelesinden vazgeçmeyen bir kadın... Üzerinden yüz yıl geçmiş olmasına rağmen bugün de yaşananlar farklı değil. Çaresizlik, yoksulluk, emek sömürüsü... Bütün bunları kadınlar daha yakıcı biçimde hissediyor. Ne hoş ki yoldaşlarım bu yolda bana kitaplar hediye etmeye devam ediyordu. Başka bir yoldaşım da bilmeden aynı kitabı getirmiş, üstündeki notla bana güç katmıştı.
Sonrasında başka kitaplarla devam ettim. Kitap okumayı unutan bir insanın kitaplara olan ilgisini artırmayı başarmıştı yoldaşlarım. Nasıl iyi geliyordu bana. Peşi sıra birçok kitap geldi. Her bir kitap ayrı bir tecrübe kattı, katıyor hayatıma. Onlarla birlikte kendimi geliştirip hayatıma devam ediyorum. Yoldaşlarım iyi ki varlar.
Fotoğraf: Canva pro kolaj
İlgili haberler
Özak Tekstil'de direnen işçilerden Funda Bakış, EM...
EMEP'in Urfa Haliliye Belediye Başkan Adayı Funda Bakış işçi kadınlara seslendi: ‘Omuz omuza verelim...
Kadınlar, Funda Buyruk’un Belediye Başkan Yardımcı...
Adana Kadın Platformu, Seyhan Belediye Başkan Yardımcısı Funda Buyruk’un görevden alınmasını protest...
Funda T. tecavüze uğradı, şikayet etti, ‘Burası Tü...
Endüstriyel bir dağcılık firmasında eğitmenlik yapan Funda T., patronu Kemal A. tarafından tecavüze...
- EN SON
- ÇOK OKUNAN
- ÖNERİLEN
Editörden
Bültenimize abone olun!
E-posta listesine kayıt oldunuz.