GÜNÜN ÖNERİSİ: Bırakın çocuklar 'çocuk' olsunlar
Bugünkü önerimizi [email protected]'e gönderdiği mektubuyla Sakarya'dan Ezgi yaptı sizin için...

Maddi konularda ailem çok sorun yaşıyordu, bize yeteri kadar imkan sağlayamadılar, gerek eğitim olsun, gerek psikolojik olarak... 16 yaşımda iş hayatına atıldım, asıl yetersizliği o zaman hissetmeye başladım. Büyük savaşın içinde buldum kendimi. Patronların baskıları, bir şeyler bekler bakışları gördüm.
Fark ettiğim yetersizlik de aslında ailelerin çocuklarını özensiz yetiştirmeleri oldu. Bir şekilde baş kaldırmam gerektiğini anladım. Ben en büyük baş kaldırmamı, yanlış olduğu halde insanların yanlışa göz yumduğu zamanlarda ne pahasına olursa olsun susmayarak yaptım. En büyük baş kaldırma cehalete ve yanlışa göz yumanların karşısında, bilginin ve öğrenmenin yanında olarak, susmayarak olur. Daha bilmediğim o kadar çok şey var ki. Öğrenmem gereken binlerce bilgi, okumam gereken tonlarca kitap var. Her yeni bir bilgi cehaletimizi ortaya çıkarıyor aslında. Bu cehaleti bilgi ile düzeltmek de daha çok merak etmek ve araştırmakla oluyor. Şimdi bir çift sözüm var söylemek istediğim:

Bir çocuğun çocukluğunu çalmayın. Bırakın istediği gibi yaşasın, oyunlar oynasın. Çocukluğu çalınan bir çocuk hasara uğrar. Dünyada hala çocuk yaşta evlendirilen binlerce kız çocuğu var. Dünyada hala şeker görmemiş, oyuncağı olmayan, hiç balon görmemiş, minicik bir şefkate sevgiye muhtaç kaç milyon çocuk var. Kendi çocuğunuzu yaşatmak için masum çocukları hiçe saymayın. En pahalı giysileri, en pahalı oyuncakları alma yarışına girmiş ebeveynler, kundaktaki bebeklerin sokağa atıldığını bile bile çocuklarını kapitalizmin içinde büyütmenin güzelliğinden bahseder hale gelmiş. Çocuğu üstünden beğeni sayısı artsın diye prim yapar hale gelmiş. Bırakın çocuk olduğu gibi olsun. Ne fazlası ne eksiği. Bırakın hasara uğramasın, kırılmasın, incinmesin. Büyüdüğünde bir tecavüzcü, katil ya da suça meyilli bir insan olmasın. Büyüdüğünde herkesi ezebileceğini düşünen, insanlara kibirle bakan, herkesin hakkını yiyen, merhametsiz bir insan olmasın. Çocuklarınıza iyi davranın. Vücuduna o istemedikçe hiç kimse dokunamaz. Bunu ona öğretin. Bak amca şimdi kızacak, bak teyze bağıracak diye herkes sana kızabilir imajı yaratmayın. Her çocuk gibi çocukça yaşamanın onun hakkı olduğunu söyleyin ve bırakın yaşasın. Kendini öptürmek istemiyorsa ona kızmayın. Kız çocuklarına bu ‘erkek işi’ erkek çocuklarına bu ‘kız işi’ demeyi bırakın. Her çocuk eşittir. Her çocuk eşit sevilmelidir.”

İlgili haberler
GÜNÜN RAKAMI: 17 çocuk doğum yaparken, 2 bin 404 b...

Bunlar Sağlık Bakanlığı'nın resmi verileri. Gerçek rakamlar ise bundan çok daha fazla.

GÜNÜN RAKAMI: Korunmaya muhtaç çocuk sayısı 2 yıld...

Bu korkunç artışın en temel gerekçesi ise artan yoksulluk.

Almanya'da 'çocuk evlilikleri'nin yasaklanmasının...

Almanya’daki kadın örgütleri ülkede yapılacak çocuk evliliklerinin kesinlikle yasaklanmasını istiyor...